Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Evdeki Yabancı

Ali Haydar Haksal

Öne Çıkan Evdeki Yabancı Gönderileri

Öne Çıkan Evdeki Yabancı kitaplarını, öne çıkan Evdeki Yabancı sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Evdeki Yabancı yazarlarını, öne çıkan Evdeki Yabancı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Evdeki Yabancı
"İnsan vücudunun nasırlaşması sonucu nasıl pullarını döküyorsa öyle döktüm yitirdiklerimi. Soyut ya da somut, hiç fark etmez, yitiren ben olduktan sonra.
Sayfa 13 - İz yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Bir ağır yük gibi onun içinden taşıyor sadece.
Geniş zamanlı sözcükler, neredesiniz, yüreğiniz, 'yer yüzü'nün ve 'ötesi'nin efendisi için atmıyor mu? böyleyseniz ne bahtsızsınız, yüreğinize akan damarlar kesilmişse ve yitmişse, ne bahtsızsınız, 'bu bitkisel yaşamınızdır demek, bitkileri yadsımak ve karalamak olur hani, bitkiler, güller ve çiçekler ve otlar, ağaçlar ne gizler taşırlar içlerinde, uydurulmuştur ve türetilmiştir.
Evdeki Yabancı
Ağlama nedir bilmiyorum. Çok uzun bir süredir gözlerim duyarsızlıktan olacak bir yaş bile akıtmadı. Nemlenmedi hiç. Göz kapaklarım katı duvarların bir benzeri gibi. Duvarın dilinden ise Biz anlamıyoruz. Göz kapaklarımın açılıp kapanması bir surun demir kapıları gibi. Birbirine dokunması ile madeni sesler çıkarıyor adeta. Bir taş, kayadan nasıl geri tapıyorsa öyle tepiyor. Kurşunun kurşundan geri tepmesi gibi. Gibilerle geçiyor vaktimiz.
Sayfa 13 - İz yayıncılıkKitabı okudu
Çocuklar umuttur, sağrılarımızda boy verip, kasıklarımızda sancıyarak, hala söylenen odur.
Sayfa 66 - İzKitabı okudu
Reklam
Hepimizin konuşuyoruz, belirgin bir biçimde konuştuğumuz, söylediğimiz belli. Ne söylediğimiz belli değil. Kimin kimi bastırdığı da belli değil. Her birimiz kendimizi üstün sanıyoruz. Ayrımsanan tek şey ağızların açılıp kapandığı.
Evdeki Yabancı
Annemin gözyaşları içtendi. Sevgidendi, sevgiliyleydi. Biri diğerinden ayrı değil, hepsi birbirinin tamamlayıcısı, bir yakarışı var ki onun asla belirtemem.
Sayfa 13 - İzKitabı okudu
"Bu kentte bir şeyler yitiyor ama ne, ben bilmiyorum"
Reklam
Hiç bir nedene bağlı olmayan, ama sonucu da belli olmayan, yalnızca bir gidiş olan benimkisi bir çaresizlikti.
Biri omzumu tek eliyle kavradı. Biraz yumuşaktı, biraz da heybet doluydu. İkisini bir anda duymak olası, bu adamın eliyle. Kollarını dirseklerine kadar sıvamıştı. Ceketi omzundaydı. Dönüp başımı kendisinden yana çevirdiğimde bunu gördüm. Anlayamadığım bir yüzü vardı. Belki sevimliydi, ne ki bana ürkünç geliyordu. Bana çok karışık geliyordu. Ayrımsamam olanaksızdı. Sakallarnın arkasına gizlenmişti bu giz. Çok şey var gibiydi. Çok karışık - bana öyle geliyor - bir âlemin varlığını sergiliyordu. Beni kavrayan kulaklarımı bana gösterdi. /yıka bunları, bu pis kanları, su, dedi, uzun bir ünledi, bir hu çeker gibi, su ile yıka dedi ve yineledi. bir değil, iki değil, birkaç kez, sürekli ve günde beş kez olsun, en azından, sınır bu değil dedi. kan kerihtir dedi, durdu, arınma ne zaman yapacaksın, ne zaman?/
Epey zamandır, yapabileceklerim, yapacaklarım nelerdir, neler yaptım şu zamanın dolduğu ana kadar diye düşünüyorum... Hantal bir zaman geçiriyorum, bir musibet gibi, benden bana, benden zamana - öyle görünüyor çünkü- mekâna bulaşıyor, bulaştırıyorum.
Ne yapmalıyım, yılları durmadan geçiriyorum. Her düşünce, her tasarıyı ya çabucak unutuyorum, ya başlamadan bitiriyorum. O anlık oluşum gene bende belirginleşiyor. Adım atamıyorum, o ilk adımı atmaya başladığım an geri çekiyorum. İçime doğru daralan şey ne?
Yıllar çok uzun değildi, bir anın içine rahatlıkla sığdırabilineceğini, belki anladılar, belki hiç anlamadılar.
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.