Hayatın gidişine kesin etkisi olan düşüncelerin ne kadar bizim ruhumuza, ihtiyaçlarımıza uydukları için ortaya çıkması ve nasıl işte, yalnız onun için doğru sayıldıklarını tekrar kabul etmek zorunda kalması, dünyada sabit, düzenli bir gerçek, yüce bir düşünce olmayıp zamana, yere, kişiye göre hep boş, hep anlamsız kalışlarını tekrar görmesi onu üzüyordu.
Sayfa 94 - Evrensel İletişim Yayınları