Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Farabi ve İbni Sina'da Kavram Anlayışı

Mehmet Naci Bolay

Farabi ve İbni Sina'da Kavram Anlayışı Gönderileri

Farabi ve İbni Sina'da Kavram Anlayışı kitaplarını, Farabi ve İbni Sina'da Kavram Anlayışı sözleri ve alıntılarını, Farabi ve İbni Sina'da Kavram Anlayışı yazarlarını, Farabi ve İbni Sina'da Kavram Anlayışı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gramerin dil ve lafızlarla iliskisi, mantığın akıl ve ma'kulatla ilişkisi gibidir. Gramer, dili ibarede düşmesi mümkün bütün hatalardan korur. Mantık ise, aklı ma'kulat konusunda düşeceği hatalardan korur. Gramer dili, mantık aklı meydana getiriyor. Böylece, düşüncenin doğru ve sıhhatli olmasını sağlıyor. Şu farkla ki gramer sadece bir dile has olduğu halde, mantık kuralları bütün dillerde müşterektir. Gramer, lafızları lafız olarak inceler. Her dil için belirli kurallar koyar. Mantığın lafızlarla ilişkisi, lafızların mânâ kalıplarını teşkil etmesinden dolayıdır. Öyleyse gramer özel, mantık geneldir.
Mantık doğru düşünmenin ilmidir. Düşünme ise bilmenin belli bir şekli, belli bir nevidir. Tasavvurlarımız düşüncenin mahsulüdür. Bundan ötürü genel olarak mantık, özel olarak tasavvurlarımız bilgi nazariyesinin bir bölümüdür. Düşünmek doğru bir düşünme olmak ister. Bunun gibi bilmek ve doğru bilgi olmak gerekir. Öyle ise bilgi nazariyesi ve mantık ancak doğruya yönelmiş olan, doğruyu amaçlayan bilme ve onun bölümü olan düşünme ile uğraşırlar.
Reklam
Gerçek varlığın, varlık olarak varlığın ilmi ilk felsefe veya metafizik olduğundan mantık gerçek varlığın ilmi değildir. Fakat Aristo'ya göre varlığın kanunları düşüncenin de kanunları olduğundan ve varlık kanunları ile düşünce kanunlarının aynileşmesi sonucu ister istemez mantık kanunları metafizik kanunlarla karışmıştır. Bu sebeple mantık, akli varlıkların bilgisi olmuştur. Bu durum ise mantığı sadece ilmin aleti olmakla bırakmayıp diğer taraftan onun bilgi nazariyesi ile ilgisini ortaya koymuştur. Bilgi nazariyesi adından da anlaşılacağı üzere bilmekle ilgilidir, bilmenin ilmidir. Buna karşılık mantık düşünmenin ilmidir. Ancak, düşünmek bilmenin belli bir şekli, belli bir nevidir.
Zihnin ve ilmin müşterek konusu kavramdır. Kavramlar varlığa bağlıdır. Ancak var olanların bilgisini edinebiliriz, bu bilgiyi de kavramlarla kazanabiliriz. Bundan dolayı kavramları hazırlayan zihnimiz dolayısıyla mantık, bilgi nazariyesi ve varlık problemiyle ilgilidir.
Mantığın ontolojik alanda zihne hareket imkanı veren yöntemleri tayin ettikleri aşikardır. Fikirlerin birleşme ve ayrılmalarını yapan ise bu yöntemler değildir. Mantık fikirlerin birleşme ve ayrıl malarını, özlerin ve cevherlerin münasebetlerini araştıran metafizikten almıştır.
Reklam
Öz varlıktan ayrılmaz. Çünkü ancak varlığını bildiğimiz nesnelerin özünü de bilebiliriz.
Demek ki İslâm mantıkçıları bilginin kazanılmasının iki merhalede cereyan ettiği görüşündedirler. Bu duruma göre, ilk merhalede eşyayı tasavvur ederiz. İkincide bu tasavvurları başka tasavvurlara bağlayarak olumlu ve olumsuz şeklinde onları tasdik ederiz.
İlk ilim olan tasavvur, tanımla ve onun yerine geçen bir şeyle kazanılır. İnsan mahiyetini, güneşi, ayı tasavvur etmemiz gibi. Tasdik ise kıyas ve onun yerine geçen bir şeyle kazanılır. Bizim bütün için bir ilke olduğunu, semâvâtın oluş içinde gerçekleş tiğini tasdik etmemiz gibi. Mantığın konusunu teşkil eden tanım ve kıyas iki alettir. Bu iki aletle bilinen tasavvurlar vasıtasıyla bilinmeyenin tasdikine ulaşılır. Böylece daha önce bilinmeyenler bu vasıta ile malum olurlar. Başka ifade ile mechullerin bilgisi edinilir.
Grek ilim ve felsefesinin müslümanlara intikalinin sınırlarını kesin çizgilerle belirlemek zordur. ... Buna karşılık bu araştırmacıların hemen hemen hepsi, yunan felsefe ilimlerinden ilk öğrendikleri ilmin mantık olduğunda birleşmişlerdir.
33 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.