Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatih Sultan Mehmed

Andre Clot

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
XIV. yüzyıl sonlarnda, 1. Beyazıt bir Sırp prensesiyle evlenmişti. II. Murat eşleri arasına Sırbistan hükümdarı Georges Brankoviç'in kızı Mara'yı katmıştı. Ayrıca çok sayıda Avrupalı, diplomat, tüccar, Eski Yunan kentlerinin arkeolojik araştırmasını yapan aydınlar -biz Rönesans dönemini yaşıyorduk- bütün bu kişiler Edirne'yi de ziyaret ediyorlardı. Çoğu İtalyan'dı. Roma' da ve İstanbul' da önemli roller üstlenen Giovanni Torcello Edirne'de yıllarca kaldı; zengin bir Ankonalı olan Lillo Ferducci, 24 yıl kaldı, yine büyük bir İtalyan hümanisti, Ciriacco Pizzicoli d' Ancone uzun yıllar Ege adalarını, Yunanistan'ı, eski lyonya topraklarını dolaştı durdu, Papa ile yakın ilişkiler içinde olup bir yandan da Osmanlı Sultanı yanında uzun yıllar geçirdi.
1439'da Floransa dinsel kurulunda* Kilise içinde birlik sağlanmış olacak ama bu, ruhban sınıfının çok. büyük bir bölümü tarafından reddedilecektir. Hele Rum papazlar, Türk tehlikesine karşın bile Latinlere karşı duydukları kinlerinden kopmayacaklardır.
Reklam
Hiç kimse ona ilham vermek, hareketlerine bir yön vermiş olmakla övünemeyecektir.
Hıristiyanların gözünde, kötülüğün beden bulduğu kişi, kafirlerin öncüsü, şeytanın ordusunda bir prens; XV. yüzyıl Hristiyanları için mahşerin kızıl atlısı; dünün ve bugünün Türklerinin gözünde dahi örgütçü, askeri taktik uzmanı, bilgin ve insancıl kişi II. Mehmet, yani Fatih Sultan Mehmet, kendisine kayıtsız kalınamayacak ve çok derin izler bırakan bir kişiliğe sahip biridir.
Hiçbir kadın Mehmet üzerinde etkili olamayacak, onun yaşamında önemli bir rol oynayamayacaktı.
Sultan Murat devlet işlerinde Halil Paşa'ya güvenmekle, öteki bazı önemli kişilerin, özellikle sadrazamın ayağını kaydırmak isteyen Zağanos Paşa'nın ve Rumeli Beylerbeyi* Sahabettin Paşa' nın öfkeye kapılmalarına neden oldu. Mehmet ise, henüz oniki yaşında devleti yönetmek için sabırsızlık göstermekte ve Halil Paşa' nın vesayetinden kurtulmak istemektedir. Bu rekabet, Edime içinde bile, ciddi sorunlarla yüzyüze olan devleti sarsıyordu.
Reklam
Sultan Murat, tahtı oğluna bıraktığında acaba henüz bir yeni yetme olan bir çocuğun gerçek bir devlet adamı niteliklerine sahip olduğunu aklından geçiriyor muydu? Kesinlikle hayır! Tersine, Çandarlı'nın genç Padişahın adına hiç zorlanmadan ülkeyi yöneteceğine inanıyordu. Ayrıca oğlunun genç yaşla oluşunun ve deneyimsizliğinin Hıristiyanları, Osmanlı İmparatorluğu'nun barışçı niyetlerinin olduğuna ikna edeceğini ve imzaladığı barış anlaşmasına bağlı kalacaklarını düşünüyordu. Tam tersi oldu. Papa'nın elçisi Kardinal Cesarini kafirlere verilen sözün kimseyi bağlamayacağını, Osmanlı İmparatorluğu'nun o sıralar acemi ellerde bulunduğunu, böylesi bir fırsatı kaçırmamak gerektiğini belirtti.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.