Fatih Sultan Mehmet

Yavuz Bahadıroğlu

Fatih Sultan Mehmet Gönderileri

Fatih Sultan Mehmet kitaplarını, Fatih Sultan Mehmet sözleri ve alıntılarını, Fatih Sultan Mehmet yazarlarını, Fatih Sultan Mehmet yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İLMİN ZAFERİ KALICI, KILICIN ZAFERİ GEÇİCİDİR. KILICIN ZAFERİ ZAMAN İÇİNDE ESKİR ,AŞINIR HATTA İZİ BİLE KALMAZ OLUR; AMA FİKRİN ZAFERİ ZAMAN İHTİYARLADIKÇA GENÇLEŞİR, PARILDAR,TESİRİ ARTAR."
“Öncelikle Istanbul da bir Müslüman Mahallesi kurulmak üzere, Imparator tarafından 700 ev tahsis edilecek, bir ser'iye mahkemesi kurulacak, mahkemeye kadi tayin etme hakki Osmanli padisahina ait bulunacak, bir cami insa olunacak ve caminin her türlü masrafi Imparator tarafından karşılanacaktı. Ayrıca sur disinda Galata' dan Kâgithane ye kadar uzanan geniş arazi şeridi ve mahsulü Osmanlılara bırakılacaktı.” İstanbul’a kuşatmayı kaldırmamızın şartları bunlardı. Şimdi İstanbul’u kim kuşattı da bundan daha ağır bedeller ödüyoruz?
Fatih Sultan Mehmet
Fatih Sultan Mehmet
Reklam
Sultan II. Murad Manisa'dan dönüp tekrar tahta gidiyor, Sultan I. Mehmed ise Manisa Sancağına vali oluyordu. Ama ikinci kez tahta çıktığında bunu unutmayacak, Yeniçeri Agasını falakaya yatırırken, isyana önderlik eden çorbacilar azledecek, Çandarlı ise fetih sürecinde ayak sürttügü için idamla cezalandilacakti.
"Bu vaziyet baskaca vaziyettir. Gelmemek gibi bir ısrar olamaz. Öyle bir mektup yazalim ki, serdarliga razi olsun." "Nasil bir mektup?" Sadrazam, çocuk Padisah'ı istedigi kıvama getirmisti: "Diyeceksiniz ki Hünkarım: 'Eğer padişah sen isen, gel ordularının basina geç; yok padisah ben isem, padişahın olarak emrediyorum: Gel, ordularımın basina geç!' O zaman bakı nasıl dönüyor."
Bir ateş yakacaksa beni kalbimden Senin aşkının ateşi yaksın Senden gayrı başka bir aşkla kül olursa kalbim Bu kalbi istemem, Ateşi istemem Koru istemem
O dönemin (15.yy) Avrupa'sında prensler daima hatasız kabul edilir, cezaya müstehak olmaları hâlinde bile prenslerin yerine başka çocuklar dövülürdü. Prenslerin hatalarının ceremesini dayak yiyerek ödeyen bu zavallı beslemelere "şamar oğlanı " denirdi.
Reklam
İstanbul'un fethine kadar Osmanlı padişahlarının bir sarayı yoktur. Sanki kendilerine sarayı çok görmüşler, İstanbul'u fethetmeden kendilerini saraylarda oturmaya lâyık bulmamışlardır.
Ama anlayan anlamıştır söylenmeyeni... Anlamış da, dudaklarında acı mı acı, hüzünlü mü hüzünlü, yakıcı mı yakıcı bir tebessüm gölgelenmiştir...
861 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.