Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Felsefe ve Şiir

Friedrich Schiller

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Sanatkârlar
İnsanlık bir zamanlar henüz körpe çağında, Yatıyorken bu müşfik ananın kucağında, Kutsal diye öldürmek hırsı kimse gütmezdi, Alevlerin içinden masum kanı tütmezdi. Onun nazik elle yol gösterdiği kalbler, Vazife denen uşak kılavuzu hor görür, Onun çok daha güzel, ışıklı izleri yer yer, Ahlakın bol ışıklı yollarına götürür. Girmiş olanlar onun saf, temiz hizmetine, Mukadderattan korkmaz, nefse esir olmazlar, Korunuyormuş gibi mukaddes bir kuvvetle, Kavuşur ruhlara has, temiz hayata yine, Özgürlüğün de yüce, tatlı hakkına tekrar.
Sayfa 29 - Yaba YayınlarıKitabı okudu
Sanatkârlar
Bilginin sınırları açılıp kalkmadalar, Güzelliklerle dolu yapma bir dünyada, Çabuk elde edilen zevklerle dolaşmakta, Kolay zaferinizle ustalaşan bir fikir, Doğa çevresini gittikçe genişletir, Karanlık yollarından koşup onu yakalar. ...
Sayfa 37 - Yaba YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Aynalar gibi parlak, sonsuz, tertemiz, berrak, Meltemler gibi hafif geçer hayat akarak, Mutlu insanlar diyarı Olimpos tepesinde. ...
Sayfa 50 - Yaba Yayınları ~ Hayat ve İdealKitabı okudu
Sanatkârlar
Sırf güzelin güneşli kapısından geçerek, Ulaştım, vardın ancak bilgi denen diyara; Akla, güzellik ile gelişmiş olmak gerek, Alışabilmek için daha parlak bir ışığa. Bir zamanlar Müz'lerin mızrabından yükselen Tatlı, kıvrak nağmeler coşturdu benliğini, Bağrındaki kuvveti geliştirince hemen, Âlemin ruhu yaptı bu kuvvet bir gün seni.
Sayfa 27 - Yaba YayınlarıKitabı okudu
Yeryüzünün Paylaşılması
Zeus bir gün seslendi insanlara göklerden: <<Dünyayı size verdim, alın mülkünüz olsun! Bu sonsuz armağanı bölüşüverin hemen, Ama kardeşçe yapın, herkes hakkını alsın!>> Eli ayağı tutan herkes geldi üşüştü, Harıl harıl işlere sarıldı genç, ihtiyar, Ekin dolu tarlalar hep çiftçilere düştü, Elde silah avcılar ormanlara daldılar. Tüccar ambarlarını doldurdu tıka basa, Altın gibi şarabı rahipler seçti hemen, Yolları tutan kral çıkararak bir yasa, Dedi: <<Ben de onda bir alacağım her şeyden.>> Bu paylaşma bittikten çok sonra bir gün şair, Uzak uzak ellerden gelip dünyaya vardı; Yeryüzünde nimetler çoktan bitmişti bir bir, Gördü ki, her nesnenin bir de sahibi vardı. ...
Sayfa 17 - Yaba YayınlarıKitabı okudu
Neşeye!
Nasıl ki bu güneşler uçuyorsa neşeyle, Muhteşem gökyüzünün parlaklığı içinde, Kardeş, yolunda daim neşe ile ilerle, Büyük zafere koşan kahraman gibi sen de! Gerçeğin yakıcı, alevli aynasından, Dünyayı güler yüzle seyreden kendisidir; Faziletin dik ve sarp tepesine tırmanan Mazluma yol göstermek onun görevidir. Dinin, Tanrı yolunun ışıklı tepesinde, Göklere doğru onun sancağı dalgalanır, Tabutlardan yükselen meleklerin sesinde, Mahşeri günde bile sonsuz bir neşe vardır.
Sayfa 21 - Yaba YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Şiirin çiçekli yolu onu gizli dehlizler, Her an daha saf şekil, daha nağmeli izler, Mükemmel güzellikler, daha yüce tepeler, Üzerinden geçilip göklere kadar sürer. Zamanın olgunlaşan hedefinde nihayet, Son bir coşkunluk daha, başarılı bir gayret, Genç kuşaklardan gelen şairane bir hamle… Kucak kucağa gelir ansızın gerçekle. Ateş tacından güzel ışıklar saçılan şen, Tatlı Kıbrıs bir gün tülünden sıyrılarak, Rüştünü isbat etmiş oğlunun birden, Karşısına çıkacak, saf Uranya olarak. İnsan onu sırf böyle daha çabuk yakalar, Kaçıp takılırsa güzelliğin peşine, Odisseus’un soylu oğlu da bir zamanlar, Düşmüştü böyle tatlı bir şaşkınlık içine, Gençliğinin tanrısal yoldaşı birden bire, Tanrı kızı olarak görününce gözlere.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.