Felsefe dünya karşısında alınan belli bir tavrın, derinleşen bir varlık bilincinin kavramlara ve düşüncelere bürünen düşünsel ilişkilerinin bir ifadesidir.
Var olan ve olup biten her şeyin, neden var olduğu, neden olup bittiğini açıklamaya yeten bir nedeni vardır; yani, nedensiz hiçbir şey olup bitemez ve varolamaz.
Schopenhauer’ın deyimiyle, evrenin tek bir ışığı haline gelen filozof, ilke bakımından hayatı istemekten yüz çevirir. Filozof için hayat uğraşlarının anlamsızlığını gördükten sonra, istemeyi ‘yadsımak’ bir amaç olur.
Bizim düşünmemiz ve tasavvurlarımız, kavramlarımız, ideal objeleri doğru veya yanlış kavrayabilirler; fakat bundan ideal objelerin varlığı bir zarar görmez, yani onlar ne iseler odurlar ve öyle de kalırlar.