Fıkhı Ekber
İmam-ı Azam Ebu HanifeFıkhı Ekber Gönderileri
Fıkhı Ekber kitaplarını, Fıkhı Ekber sözleri ve alıntılarını, Fıkhı Ekber yazarlarını, Fıkhı Ekber yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Cenazesini Bağdat kadısı Hasan b. Ammare yıkamış ve yıkamayı bitirince şöyle demiştir: “Allah Teâlâ sana rahmet eylesin. Otuz senedir gündüzleri oruç bozmadın. Kırk sene gece sırtını yatağa koyup uyumadın. En fakihimiz sendin. İçimizde en çok ibadet edenimiz sendin. En iyi sıfatları kendinde toplayan sendin!” İslâm âlimleri, “Yüz elli yılında dünyanın ziyneti gider.” hadis-i şerifinin de İmam Âzam’a işaret ettiğini bildirmişlerdi.
İmam Azam hazretleri “Yaratıcıya isyan konusunda yaratılana itaat yoktur.” (Müslim, 1839) hadisini delil alarak adaletin siyaset (iktidar) için zorunlu bir şart olduğu görüşünü benimsemiştir. Bunun için de devrin zalim Sultanlarının kendisini kullanmalarına asla müsaade etmemiş ve daima adil bir siyasetin hâkim olması için mücadele vermiştir.
BİR KİMSEYE CENNETLİK VEYA CEHENNEMLİK DEMEK
"Ben cennet ehlindenim diyen kimse yalan söylemiştir."
sözünün izahı şöyledir: Çünkü bu kimse, "Ben cennet ehlindenim." demekle kendisinden korkuyu düşürmüş olur.
"Ben cehennem ehlindenim" derse, recâyI (ümidi) düşürmüş olur.
Bu iki durumun vaki olması caiz değildir.
Sonra bil ki; genel manada mü'minler
Sayfa 53 - Fıkhı Ekber Şerhi İmam-ı Azam Ebu Hanife İmam Maturidi Ebul-Müntehâ Molla Hüseyin Fıkhu'l-Ekber Tercümesi Sayfa 53. 54 .55Kitabı okudu
Kur'ân'ın Faziletleri
Darimi'nin Abdullah b. Amr'dan çıkardı rivayete göre, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Kur'an, Allah katında, yer ile gökten ve bunlarda bulunanlardan daha sevgilidir. (Babes Raik)
Hz. Ali de Kur'ân'ın fazileti ile ilgili olarak şöyle diyor: "Kur'ân'ı, Namazda iken ayakta okuyanım, okuduğu her bir harfe karşılık yüz sevah vardır.
Namazde oturarak Kur'ân okuyanın, her bir harfine karşılık elli sevab vardır.
Namazın dışında abdestli olarak okuyanın, her bir harfine yirmi beş sevap vardır, Namaz dışında abdestsiz olarak okuyanın ise, her bir harfine karşılık on sevab vardır.
Eğer Namazdaki kıyam, gece vaktinde ise bu, gündüzden daha faziletlidir.
Çünkü gece namaz kılmak, kalbi daha çok korkmaya sevke der." (Allame Seyyid Ali'nin "Bir'atu'l-Islam" adlı kita bından).
16 Darimi, Sünen, C. II, s. 441, bab: F. Kelam.
Fıkhı Ekber el - Vasıyye şerhi
Sayfa 218
Sayfa 218Kitabı okudu
Ma'rifret, lugatta; Bilmek Demektir.
Ma'rifret, lugatta; Bilmek demektir.
Istilahta i muamelelerinde doğru olmakla beraber Allah Teâla' isim ve sıfatlarıyla bilmektir.
YAKîN, lugatta; bir şeyi şüphe olmayacak derecede kesin olarak bilmektir.
Bu da, delile dayalı olmaksızın iman kuvveti ile bir şeyi görme derecesinde bilmektir Allah Teâlâ Kur'ân-ı Kerîm'de yakîni üç şekilde zikre diyor: Ilme'l-yakin, ayne'l-yakin, hakka'l-yakin.
ilme'l-yakin: Zikretmek ve nazar etmekle meyda na gelir.
İlme'l-yakîn, halkın iman derecesidir.
Aynel yakin, her ikisinin birleşmesinden meydana gelen bilgidir. Ayne'l-yakîn, özel kişilerle ilim adamları ve Allah dostu kulların iman bilgisidir.
Hakka'l-yakin ise, peygamberlerin iman derecesidir.
Tevekkül: Allah katında var olana itimad etmek, güvenmek, insanlar elinde bulunanlardan ümidini kesmektir.
Fıkhı Ekber Şerhi - İmam-ı Azam Ebu Hanife
İmam Maturidi
Ebul-Müntehâ
Molla Hüseyin
Fıkhu'l-Ekber Tercümesi
Sayfa 164 - Fıkhı Ekber Şerhi - İmam-ı Azam Ebu Hanife İmam Maturidi Ebul-Müntehâ Molla Hüseyin Fıkhu'l-Ekber TercümesiKitabı okudu
Muhabbet Lugatta; sevgi Demektir.
Istilahta ise; kulun Allah Teâlâ'yi sevmesidir.
Bu sevgi öyle bir
haldir ki, kul bu hali kendi kalbinde bulur.
Bu sevgi herhangi bir sıfatla vasfedilemez.
Kalbdeki bu hal, muhabbet sözünden daha açık ve anlaşılır bir şekilde
sınırlandırılamaz..
Bazı âlimler de demişlerdir ki, Allah'ı sevmek ona saygı göstermek ve onun Rızasını tercih etmek, Allah'ın belalarına karşı az şikâyette bulunmak,
Allah'ın zikri ile çok uğraşmaktır.
Sayfa 164Kitabı okudu
MÜMİN OLAN HERKESİN ARKASINDA NAMAZ KILMAK
(Mü'minlerden takva sahibi ve fâsık olan her kesin arkasında namaz kılmak caizdir)
Fâsık kimselerin arkasında namaz kılmak caizdir; çünkü imanı vardır.
Mekruh olmasının sebebi, dini işlerde dikkat göstermediği içindir.
Peygamber Sav bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur:
"Kim takva sahibi bir âlimin arkasında Namaz kılarsa, peygamberlerden bir peygamberin Arkasında namaz kılmış gibidir.
Kim peygamberlerden birinin Arkasında namaz kılarsa, geçmiş bütün günahları affedilir.
Yani fasik da olsa, dünyadan imanlı olarak çıktıktan sonra küçük günahları mağfiret edilir.
Sayfa 146Kitabı okudu
Allah'ın zat sıfatlarından ise, söylediği söz yemin olur.
"Fetevâ-yı Zahiriyye'de şöyle bir fetva yer almak tadır:
Bir kimse Allah'ın sıfatları üzerine yemin ederse bakılır; eğer, üzerine yemin ettiği bu sıfat, Allah'ın zat sıfatlarından ise, söylediği söz yemin olur.
Eğer Allah' an fiili sıfatlarından ise yemin olmaz.
Meselâ: "Allah'ın izzeti hakkı için" dese yemin olur.
Çünkü Allah Teâlâ bu sıfatın zıddı ile vasıflanmaz. Fakat: "Allah'ın gazabı hakkı için" diyerek yemin etse, bu söz yemin olmaz.
Çünkü Allah Teâlâ, bu sıfatların zıddı olan rahmet sıfatı ile vasıflanıyor.
"Fetevâ-yı Zahiriyye'de şöyle bir fetva yer almak tadır:
Bir kimse Allah'ın sıfatları üzerine yemin ederse bakılır; eğer, üzerine yemin ettiği bu sıfat, Allah'ın zat sıfatlarından ise, söylediği söz yemin olur.
Eğer Allah' an fiili sıfatlarından ise yemin olmaz.
Meselâ: "Allah'ın izzeti hakkı için" dese yemin olur.
Çünkü Allah Teâlâ bu sıfatın zıddı ile vasıflanmaz. Fakat: "Allah'ın gazabı hakkı için" diyerek yemin etse, bu söz yemin olmaz.
Çünkü Allah Teâlâ, bu sıfatların zıddı olan rahmet sıfatı ile vasıflanıyor.
-
Sayfa 107Kitabı okudu
ALLAH TEÂLÂ DA BİR ŞEY DİR.
(Allah Teâlâ bir "sey'dir, fakat diğer şeyler gibi değildir.
Şeyin manası sabit demektir.)
Çünkü Allah Teâlâ:
ليس كمثله شيء
"Allah gibi hiçbir şey yoktur." buyuruyor.
Sabitin manası mevcud demektir.
Şura S. Ayet -11
İmamı Â'zam fıkhı Ekber
Sayfa 117 - Fıkhı Ekber Şerhi İmam-ı Azam Ebu Hanife BAYRAK YAYINLARIKitabı okudu