Fıkıh Usulü
Vehbe ZuhayliFıkıh Usulü Sözleri ve Alıntıları
Fıkıh Usulü sözleri ve alıntılarını, Fıkıh Usulü kitap alıntılarını, Fıkıh Usulü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Anlama akıl ile olur. Çünkü akıl anlama ve idrak vasıtasıdır.
Sayfa 167Kitabı okudu
Meselâ oruçla hedeflenen aç ve susuz bırakarak nefse acı vermek değildir. Bilakis maksad ruhun arınması, bedenin sağlığı ve merhamet duygularının gelişmesidir.
Sayfa 162Kitabı okudu
Şu da unutulmamalıdır ki Kur'an'ın kendisini terceme etmek mümkün değildir, ancak manası terceme edilir. O da Kur'an değildir. Çünkü Kur'an Arapça inmiştir. Allah(c.c.) onunla, bir benzerini veya bir suresinin benzerini getirmeleri için insanlara meydan okumuştur. O, üslubu, nazmı, belağatı, beyanı, manaları, kıssaları ve kayıptan haberler vermesiyle mucize olduğunu haykıran, Rasulullah' ın çağlar boyu devam edecek en büyük ve en açık mucizesidir.
Sayfa 168 - el-MAHKÜMÜ ALEYH
İnsan ise acizdir, zayıftır.
Sayfa 31Kitabı okudu
Kur'ân-ı Kerim kıyamete kadar Allah'ın (c.c) himayesi altındadır.
Sayfa 34Kitabı okudu
Kur'ân-ı Kerim'in kalplere tesirini, gönüllere hakim, oluşunu dikkatleri çektiğini ve Allah kelamı olduğunda kişiyi insafa getirdiğini hiç kimse inkar edemiyor.
Sayfa 31Kitabı okudu
"Kişinin mükellef olduğu işin onun gücü dahilinde olması" şartı bunun mükellefe hiç meşakkat getirmeyeceği anlamına gelmez. Çünkü bir fiilin güç yetirilebilir olması ile meşekkatli olması arasında bir çelişki yoktur, her mükellefiyette mutlaka bir meşakkat bulunur. Ancak Allah(c.c.) lutfu ve keremi ile bizden tahammül edemeyeceğimiz meşakkatleri kaldırmıştır.
Sayfa 161 - Meşakkatli İşlerle Mükellef Tutma / Tarihu 'l Fıkhi 'l-İslami, Muhammed Ali Sâyis: s.25
Sebep illetten daha umûmidir, geniştir. Her illet sebeptir, ama her sebep illet değildir.
Sayfa 145 - Vaz'i hükmün çeşitleri; sebep
Nasıl ki farza götüren şey de farz ise harama götüren şey de haramdır.
Sayfa 115Kitabı okudu
Kedinin aramızda yaşayan bir hayvan oluşu, artığının temiz sayılması için gözle görülür açık vasıflardır.
Usulcünün görevi cüz'i hükümleri çıkarmaya yardımcı olan külli kaideleri araştırmak, fıkıhçının görevi de cüz'i delillerden cüz'i hükümleri çıkarmak. Yani her bir hükmü sırf ona ait olarak gelmiş delilinden çıkarma çalışmalarında bu kaideleri uygulamaktır. Bir başka ifade ile usulcünün sahası külli delil ve onu gösteren külli hükümle, fıkıhçının sahası ise cüz'i delil ve onu gösteren cüz'i hükümle sınırlıdır. Ancak usulcü bu külli kaideleri, fıkıhçının hüküm istinbatında (çıkarımında) kullanması için koyar.
Sayfa 12 - Fıkıh usulünün tarifi
Şu da unutulmamalıdır ki Kur'ân'nın kendisini tercüme etmek mümkün değildir, ancak manası tercüme edilir.
Sayfa 168Kitabı okudu
Çünkü Kur'an mutlak kudret sahibi olan Allah'ın (c.c) kelamıdır.
Sayfa 31Kitabı okudu
Her illet sebeptir, ama her sebep illet değildir.
Sayfa 145Kitabı okudu
Allah (c.c): "Allah size kolaylık ister zorluk istemez."
Bakara: 2/185
Sayfa 99Kitabı okudu