Fima
Amos OzFima Gönderileri
Fima kitaplarını, Fima sözleri ve alıntılarını, Fima yazarlarını, Fima yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Acaba küçücük, zerre kadar bir zaman diliminde bir aydınlanma söz konusu oluyor muydu? Yedi kat göğün ışığı? yaşam boyu belirsiz ve bulanık olan şeylerin, karanlığa gömülmeden önce, bir an için açıklığa kavuştu bir zaman kesti? Bütün o yıllar boyunca karmaşık bir soruna karmaşık bir çözüm aradıktan sonra en son saniyede birden aklıma basit bir çözüm gelmiş gibi?
" Ona göre, uyumakta, uyanmaya kıyasla, daha az sahtelik vardı. Gerçeğe asla ulaşamayacağını uzun süre önce anlamış olmasına karşın, en gizli kıvrımların bile içine işleyen, incecik bir toz gibi günlük yaşamını dolduran adi yalanlardan olabildiğince uzak kalmak istiyordu. "
“Gerçeğe ulaşmasının imkansız olduğunu uzun zaman önce anlamış olmasına karşın, yine de, yaşamının her köşesinde, hatta en gizli bölümlerinde bile, incecik bir toz gibi sızan sahtelikten uzaklaşmak için, ta derinliklerinde şiddetli bir istek duyuyordu.”
“Hepimizi büyüleyen senin çaresiz halindi. Bir yandan çok gizemli, anlaşılması güç biriydin, öte yandan ise küçük bir soytarıydın.”
Sayfa 161Kitabı okudu
"Hiç günah işlemeyen dürüst, doğru bir adam olamayacağı gibi, bazı doğru davranışları olmayan günahkar bir adam da yoktur."
Sayfa 275 - CanKitabı okudu
"İnsan düşmanlıktan kaçınmalı, ilke kılığına girip gizlendiği zaman bile. Gerçek düşmanın umutsuzluk olduğunu kendine tekrar tekrar söylemeliydi. Umutsuzluğa ödün vermemek, ona teslim olmamak çok önemliydi."
Sayfa 245Kitabı okudu
"Birisini etkilemeye çalışmayı tercih ettin, o kişi de başka birini etkilemek istediği için fırsatı kaçırdı, öbür kişi de... vesaire vesaire. Sonsuza kadar. Var olanı tekrar tekrar reddettin; var olmayan, hiç var olmamış ve var olamayacak için."
Sayfa 240 - CanKitabı okudu
"Her kapının arkasında yüz kızartıcı şeyler yaşanıyor. Acımasızlık ve gözü dönmüşlük. Tüm ülkenin dibinde, gizli bir çılgınlık ağır ağır kaynıyor."
Sayfa 236 - CanKitabı okudu
"Hepimiz boğazımıza kadar yalanla doluyuz. Hepimiz numara yapıyoruz. Hiç kuşkusuz, yalın gerçek şu ki, her birimiz ve hepimiz acının ne olduğunu ve ne zaman acımamız gerektiğini tam anlamıyla biliyoruz, çünkü her birimiz ve hepimiz, birinin bize bir parça acıması için yanıp tutuşuyoruz. Ama merhamet kapılarını açmamız gereken an geldiğinde, hiçbir şey bilmiyormuş gibi numara yapıyoruz. Ya da merhamet ve insaflılık, başkalarına koruyucu gibi davranmanın bir yoluymuş, fazlasıyla eski moda ve fazla duygusal bir şeymiş gibi hareket ediyoruz. Ya da, bu işler böyle işte ve ne yapılabilir ki ve bunca insan varken neden ben, şeklinde davranıyoruz."
Sayfa 205 - CamKitabı okudu
"Suçu kabul etmeliyiz. Herkesin çektiği acıları omuzlamak zorunda olduğumuzu kabul etmeliyiz. İşgal Altındaki Topraklardaki baskı, çöp tenekelerini karıştıran yaşlı insanların uğradığı hakaret, terk edilmiş sokakta geceleri sağa sola vuran kör adam, köhne hayır kurumlarındaki otistik çocukların mutsuzluğu -her şey hepimizin omuzlarındaydı."
Sayfa 202 - CanKitabı okudu