Firavun, Hâmân ve Kârûn Karşısında Hz. Mûsa
Ali SayıFiravun, Hâmân ve Kârûn Karşısında Hz. Mûsa Gönderileri
Firavun, Hâmân ve Kârûn Karşısında Hz. Mûsa kitaplarını, Firavun, Hâmân ve Kârûn Karşısında Hz. Mûsa sözleri ve alıntılarını, Firavun, Hâmân ve Kârûn Karşısında Hz. Mûsa yazarlarını, Firavun, Hâmân ve Kârûn Karşısında Hz. Mûsa yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Topluluk ilk tebliğlerin şaşırtıcı ve uyarıcı etkisinden kurtulduktan sonra, söyledikleri son derece makul olsa da, bu tek kişinin herşeyin hakimi durumunda olan yönetici zümreye hiçbir şey yapamayacağını düşünmeye başlar. Bu onların Resule karşı takındıkları olumsuz veya nötr tavrın çoğu kez asıl nedenini teşkil eder.
Kur'an' da, Hz. Musa (as) döneminde Mısır' da ölüm ve ne zaman vuku bulacağıyla çok yakından ilgilenildiğine "Neredeyse saatı/ ölümü nefsimden bile gizleyeyazdım" ayetiyle bir atıf söz konusudur. Bu o dönemde ölümün ne zaman vuku bulacağını tespit konusundaki çalışmaların akamete uğradığını, bunu tespitin mümkün olmadığını, zira ölümün ne zaman vuku bulacağını Allah' ın bile kendi nefsinden neredeyse gizleyeyazdığını, dolayısıyla ancak onun bilebileceğini ortaya koymaktadır.
Bakın burası çok önemli..
Halkla beraber olmak, onların problemlerini önemsemek, zayıfları korumak çağımız siyasetçilerinin de başarılı olabilmek için girmeleri gereken çağdaş bir yoldur. Bunun ise kişideki ahlaki temel dayanağı tevazu olmaktadır. Hz. Musa'nın (as) bu vasfının Mısır toplumuna rehber ve önder seçilmesin de büyük amil olduğu, topluma önder olmak isteyenlerin de bu niteliği kazanmaları mesajını verdiği anlaşılmaktadır.
Nakillerde Musa'nın göreve seçilmesinin bir diğer nedeni şöyle ifade edilmektedir:
"Ey Musa, seni niçin insanlar arasından teklîm ile seçtim biliyor musun?
-Hayır.
-Çünkü senin tevazuun gibi hiç kimse tevazu göstermedi.
Tenzih,tesbih,hamd,istiğfar döngüsü
Allah Sübhan' dır denilerek tevhid teyit edildikten sonra, bunun yeryüzü şartlarında şu ur edilebilmesi için "Zatına ibadet ve zikri için namaz kılma" emrolunmaktadır.
Bknz,Nasr suresi,Kısa Surelerin Tefsiri-Zehra Eriş
Tuva vadisinde gördüğü ateşe doğru 'gelmesi'
Ayette Hz. Musa'nın bu gelişi cae fiili ile değil, eta fiili ile bildiriliyor. Eta kademeli bir geliştir, bir zaman süreci söz konusudur. Hz. Musa'nın (as) bu gelişte birtakım gariplikler hissetmesi, hatta korkuya kapılması hiç de gayrı makul görünmemektedir. Zira meydana gelenler, onu farklı bir alemle temasa hazırlayan olaylardır.
Hz. Musa'nın, (as) Tur Dağında Rabbi, Harun ve kendisine Firavun'a gitmelerini söyleyince O'na verdiği "Rabbim ben onlardan bir nefsi katlettim, beni katletmelerinden korkuyorum" cevabını, Mısır' a dönmemek arzusunda oldu ğu şeklinde değerlendirmemek gerekir. Bu ifadenin, durumu merak eden ve tedbirin ne olduğunu öğrenmek isteyen bir tavırla sarfedildiği değerlendirmesi burada uygun düşmektedir.
Hz. Musa (as) Medyen' e yöneldi.Oraya yönelmesinde, Medyen'in Mısır hakimiyetinde olmamasının yanında burada oturanların Hz. İbrahim soyundan gelmelerinin önemli rolü olmuştur. Nitekim bu şehrin, ismini İbrahim' in oğullarından, Medyen' den aldığı naklolun maktadır.
Hz.Musa'nın kazaen birini öldürmesi olayı
Katil, henüz tespit olunmadığı halde, olaydan derhal İsrailoğulları'nın sorumlu tutulması, bu konudaki hassasiyete ve Firavun yönetiminin kendilerine kimi rakip gördüklerine işaret etmektedir.
Mısır'a göç etmiş lsrailoğulları'nın hemen büyük imkan ve mülklere kavuşmalarının yönetimde etkili olmaya çalışan diğer grupları rahatsız ettiği ve lsrailoğulları aleyhine tahrik ettiği muhakkaktır. Hz. Musa döneminde Mısırlıların lsrailoğulları'na yönelik uyguladık ları politikalarda, Hz. Yusuf döneminden iti baren başlayan mücadelenin tesirli olduğu söylenebilir.