En Eski Bana Adımı Sor Sözleri ve Alıntıları
En Eski Bana Adımı Sor sözleri ve alıntılarını, en eski Bana Adımı Sor kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Adam muntazam derecede çekici duran kaşlarını kaldırırken, ben yutkunuyordum. Evet yutkunmayı başaracak kadar aklıselimdim. Uzun kirpiklerinin çevrelediği delici gözlerinin
irisleri büyürken ve içinde muzip ışıltılar dolaşırken bana gülümsüyordu. Hem de yanağında çiçek gibi açan derin bir gamzeyle. Bakışlarım hipnotize olmuş gibi o gamzeye odaklandı.
Ölüm çukuru dedikleri şey bu olabilir miydi? Ya da cehennem
çukuru! Aklımda bir söz şahlandı.
"Ölürsem beni gamzesine gömün"
Bu söz şimdi neden zihnimde şaklamıştı ki? Bu gamze bana neden tanıdık gelmişti? Neden içimdeki bu garip deprem beni yerle bir etmek için acele etmekteydi?
Hasrem YayınlarıKitabı okudu
Ben suçsuzum Allah'ım, tüm suç yazarın. Yazıyor gün görmemiş adamları, gerçekte bulamayınca hayallere sarılıyoruz, gördüğümüz adamı hayalimiz sanıyoruz.
Sayfa 36Kitabı okudu
Allah'ım bu adam hangi CEO filminin absürt sahnesinden önüme düşmüştü? Takım elbise bile üretildi üretileli
böyle asalet görmemiş gibi şımarıyordu. Bu haliyle dev bir çocuk gibi huysuzlanıyor, sinirliyken bile gülmek istediğim ender anlardan birini bana sunuyordu. Ama tabi ki yapmadım,
bunun yerine çok kızgın olan kaşlarımı daha da çatarak gerilemesi için bekledim.
Öküz adam, gerilemedi. Hatta elleri kollarımdaki narin tutuşta asılı kalmıştı. Kızardığımı, titrediğimi hissettiğine emindim ama buna rağmen bırakmıyordu. Sanki kollarımı bırakırsa, bir daha tutamayacağı yıllanmış sevdalısı gibi tedirgin bakıyordu yüzüme. Ya da düşecek miyim diye kestirmeye çalışıyordu sanırım!
Ah ben ve senaryolarım!
Ama. Garipti işte.
Yüzünü bile ilk defa gördüğüm bir adamla karşılıklı durmuş,
hem de tamamen tesadüf olarak gelişen durumla çene çalmaya çalışıyordum. Bu halim garip değil miydi?
İnsanın kaderinde 3 şey değişmezmiş;
Rızkı, ömrü, eşi!
Kaza yapan şoförün dediği gibiydi aşk;
"Bir an da çıktı karşıma, fark edemedim."
Sayfa 26 - Hasrem yayınlarıKitabı okudu
Vardı bende sorun kesin, hatta hatlarımda kesinti, kare jetonumda bir sıkıntı olmalıydı. Algılarım sanki çizgisi tam, çekim alanı az bir cep telefonu gibiydi. Birden durup yana dönmemle kıkırdadı. Bunu duymuştum. Allah kahretsin! Bu adam bu kadar güzel, hem de gamzesini çıkartarak bana mı gülümsüyordu? Bu bir suç olmalıydı; kadınları, kızları böyle ulu orta hipnotize ederek gülüşleriyle baştan çıkarmak mutlaka suç sayılmalıydı.
Sayfa 40Kitabı okudu
Onun nefis kahkahası kulağımı kuşatana kadar adamın yüzüne hayran hayran baktığıma inanamadım. Hollywood Yıldızları bence ona selama durmalıydı. Ben ömrümde bu kadar
yakışıklı ve güzel bakıp akıl alıcı gülüşü olan birini daha görmemiştim. Evet o yakışıklı ve giyim kuşamından anlaşıldığı üzere zengin olabilirdi ama ben de akılsız ve boş hayaller peşinde koşacak aptal bir kız olmayacak kadar mahalle kızıydım.
Derhal hayaller roman, gerçekler kabus olur ruh haline giriş yaptım. Klişe, dramı bol, senaryosu kolay Türk Filmi tadında bir hayat yaşamamak için aklımı başıma almalıydım.
Sayfa 40 - Hasrem YayınlarıKitabı okudu
Of, aklım nerelere girdin yine? Bu adam bana baktığında neden beyin fukarasına bağlayıp mantık diye dileniyorum ki?
Sayfa 45Kitabı okudu
Gitmişti.
O güzel gözlü, gamzesine dokunmalık
adam yoktu.
Biliyorum bir hayaldi, kitap okurken uyuya kalmış ve hayal etmiştim. Zaten hep kitaplarda olurdu böyle çarpışarak -aman arabaya çarparak- başlayan masallar.
Sayfa 54Kitabı okudu
Tam güldüğün yerde başladı hikaye.
Sayfa 57Kitabı okudu