Göksel Tiryaki, Anadolu'nun çetin bir yöresinden çıkıp okuyarak belli bir noktaya gelmiş, eğitim maksadıyla Amerika'ya kadar uzanmış ama özünden asla kopmayarak geldiği toprakları, Barak Obasını, eserlerinde işlemeye başlamış. Okuduğum ilk kitabı olan "Arada Kalmış Yaşamlar"da olduğu gibi bu eserinde de kitaba ismini veren öykü dahil 17 farklı hikaye yer alıyor. Çocukluk ve gençlik hatıralarını, derin gözlemciliği ve Barak ağzına hakimiyetiyle birleştiren yazar, Anadolu'nun yakın geçmişine de ayna tutuyor bir yandan.
Sosyal medya hesabından hâlâ Barak müziği, yemeği, yaşamı kısacası folkloru hakkında "Tirekili" namıyla çalışmalar yürüten Göksel Bey, memleketine hizmete devam ediyor. Keşke benim yaşadığım muhit, Kocaeli, hakkında da tıpkı Gaziantep'i anlatan Göksel Tiryaki, Mitat Enç gibi yazarlar çıkıp anı-öykü tarzı eserler ortaya koysa da biz de nasiplensek.
En sonunda, çok aceleymiş gibi bir an önce askere gitmeye karar verdi. Bu da insanın bir dramıdır aslında. Kaçarak sorunlarından kurtulabileceğini sanır insanoğlu maalesef. Oysa düşünceler yerli yerinde durmaktadır ve tüm dertler orada hapistir.