Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gazap Üzümleri

John Steinbeck

Sayfa Sayısına Göre Gazap Üzümleri Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Gazap Üzümleri sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Gazap Üzümleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Oklahoma'nin bütün kırmızı topraklarına ve külrengi topraklarının bir kısmına son bir - iki hafif yağmur düştü. Bu yağmurlar çatlamış toprağı delemedi. Sabanlar derecik izleri boyunca dolaşıp durdular. Bu son yağmurlar mısırlara çabucak boy attırdı. Yol kenarlarında yoncalar ve otlar bitirdi. Böylece , külrengi topraklar ile koyu kırmızı topraklar yeşil bir örtü altında kaybolmaya başladı. Mayısın sonlarında gök donuklasti. Sonra , baharda gökte top top asılı duran bulutlar da kayboldu. Güneş , boy atan mısırların üzerinde her gün biraz daha çok parladi , sonunda her yeşil yaprağın kenarında kahverengi bir çizgi belirdi. Bulutlar bir-iki kere daha ortaya çıkıp kayboldular ve bir daha görünmediler. Yoncalar kendilerini korumak için daha yesillestiler ve çoğalmadılar artık. Toprağın üstü kabuk tutmuştu... Ince , sert bir kabuk... Gök donuklastikca toprak da donuklasti. Kırmızı topraklar pembelesti , külrengi topraklar beyazlasti.
Nihayet işçi kafilelerinin geçtiği , tekerleklerin öğüttüğü ve at nallarının dövdüğü yolların katı kabukları çatladı , toz haline geldi. Hareket eden her şey havaya toz kaldırıyordu: Yürüyen bir adamın beline kadar hafif bir sis tabakası yükseliyor ; bir yük arabası , korumaliklarinin üstüne kadar toz havalandiriyor , bir otomobil ardından bir bulut kaldırıyordu ve toz ancak uzun bir süre sonra yatışıyordu.
Reklam
Gün ağarmış, ama gündüz olmamıştı.
Külrengi gökyüzünde duran kırmızı bir güneş, alacakaranlık bir ışık veren sönük, kırmızı bir yuvarlaktı.. .
Sayfa 9 - İletişimKitabı okudu
Tasvir üstadı
Rüzgâr yere yatırdığı mısırların üzerinde bağırıyor, haykırıyordu.
Erkekler ve kadınlar evlerine tikilmislardi. Dışarıya çıktıkları zaman burunlarına mendil bağlıyorlar , gözlerini tozdan korumak için etrafı kapalı gözlükler takıyorlardı.
Rüzgar yere yatırdığı mısırların üzerinde bağırıyor, haykırıyordu.
Sayfa 9 - İletişim YayınlarKitabı okudu
Reklam
İnterstellar filmi gözümün önünde..
Ancak toz o kadar inceydi ki havada görünmüyordu bile. Çiçeklerden dağılan polenler gibi sandalyelerin, masaların ve tabakların üstlerini kaplamıştı. Köylüler omuzlarındaki tozları silkip duruyorlardı. Kapı eşiklerinde ince, tozdan çizgiler vardı.
Gün ağarmış , ama gündüz olmamıştı. Külrengi gökyüzünde duran kırmızı bir güneş , alacakaranlık bir ışık veren sönük , kırmızı bir yuvarlakti. Gün ilerledikçe bu alacalik yeniden karanlığa döndü . Rüzgâr yere yatırdığı mısırların üzerinde bağırıyor , haykırıyordu.
Her mısır sapı bitkin bir halde rüzgar yönüne doğru toprağa yattı.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.