Geçmişe Yolculuk
Stefan ZweigSözler ve Alıntılar
"Bir insan yaşlanınca, gençliğini aramaya başlıyor, küçücük anılardan budalaca mutluluklar çıkarıyor."
Sayfa 54Kitabı okudu
“Yaşamını yalnızca anılarla sürdürmek insanın doğasında yoktu! ”
"Ve bir anda anladı, aralarında geçen sakin sohbet bir yalandı, ilişkilerinde henüz rahatlamamış ve çözülmemiş bir şeyler vardı ve bütün bu dostluk gergin, sinirli, huzursuzluktan ve tutkudan altüst olmuş bir yüze suni olarak takılmış bir maskeydi."
-Her şey eskisi gibi, değil mi?
+Evet, her şey. Her şey eskisi gibi,sadece biz değiliz.
Hep arzulanan bir şeyin birden bire gerçek olup şaşkın yüreğin yanında bitivermesi ile hissedilen o gizemli ürperti, onda belli belirsiz bir şekilde birbirine karışmıştı. Ancak şimdi bunun nereye varacağını düşünmemeliydi, hiçbir şey istememeli, hiçbir şey arzulamamalıydı, sadece böyle kalmalı, bir rüyadaymışçasına meçhul bir yere taşınmalı, hiç bilmediği bir sele kapılıp sürüklenmeli, duygularıyla algılamadan ama yinede hissederek, arzu ederek, ama hiçbir şeye ulaşmadan kaderine doğru gitmeli ve kendine geri dönmeliydi.
Sayfa 62Kitabı okudu
“Zaman önemsiz, bizim hissettiklerimizi karşısında hiçbir önemi yok,”
Bir insan yaşlanınca, gençliğini aramaya başlıyor, küçücük anılardan budalaca mutluluklar çıkarıyor.
Issız, kar ve buzla kaplı eski parkta
İki hayalet dolaşıyor, hala geçmişi arıyor.
Sayfa 77Kitabı okudu
- Hiçbir şey geçmişte kalıp yok olmamıştı.
- yapacakları konuşmanın risklerinden kaçıp kitapların daha az tehlikeli dünyasına kaçıyorlardı.
- Aşk, ancak vücudun karanlığı içinde acı vererek gelişen bir cenin olmaktan çıkıp dudaklardan çıkan solukla kendini açığa vurma cesaretini gösterdiği zaman gerçek aşktır.