Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gerçek Hayat Dergisi - Sayı 1099 (Ocak 2024)

Gerçek Hayat Dergisi

Gerçek Hayat Dergisi - Sayı 1099 (Ocak 2024) Gönderileri

Gerçek Hayat Dergisi - Sayı 1099 (Ocak 2024) kitaplarını, Gerçek Hayat Dergisi - Sayı 1099 (Ocak 2024) sözleri ve alıntılarını, Gerçek Hayat Dergisi - Sayı 1099 (Ocak 2024) yazarlarını, Gerçek Hayat Dergisi - Sayı 1099 (Ocak 2024) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ben hiç onlara eyvallah etmiyorum. Pabuçta bırakmıyorum . Ben yapıyorum boykot. Başka yapacak bir şey yok zaten. "Sen kahve içmesen bunlar yıkılacak mı? Şu hamburgerden yemezsen bunlara bir şey mi olacak sanki? Saçmalıyorsun!"filan diyenlere de hiç eyvallah etmiyorum. Hayatımda neyi kısabiliyorsam, bu insanları katleden bu örgüte, bu organizasyona, daha fazla maddi bir destek vermemek için onları sıkıştırabilmek için belki canları bu şekilde yanar.
Sayfa 68 - Yuvarlak Masa
Burada Allah'a güveniyorum. Belki bu perdeyi toplayacaklar, dürecekler, kaldıracaklar, dünya sahnesine yeni bir perde açacaklar. Çünkü bu şekilde viran edemezsiniz buraları. Her yerin bir sahibi var. Dünya insanın bu kadar başı boş bırakıldığı bir yer olmamalı. Değildir. O yönde beyanlar var. "İnsanoğlunu başıboş bıraktığımızı düşünmeyin" diyor kitapta. O zaman bizim başımıza gelecek var demektir.
Sayfa 64 - Yuvarlak Masa
Reklam
Ben cümlemi kurdum: "Gazze hariç her yer işgal altında". Ben bunu net olarak görüyorum. Ve çekinmeden de söylüyorum. Tabii bunu söylerken canınız da yanıyor. Çünkü o zaman bu dünyanın hür insanlarının orada mücadele ettiğini de söylemek zorunda kalıyorsunuz. Geri kalanlar ne yapıyor? Geri kalanlar narkozun farklı dozajlarında kimi daha az kimi daha fazla uyuyarak bir hayat geçiriyor. Farklı dozlarda uyuyoruz yani.
Sayfa 62 - Yuvarlak Masa
Eğitim sistemi ile ilgili ciddi problemler yaşadığımız bir vakıa. Gençliğin bu hadiseye tepkisine baktığımız zaman şok eden yaklaşımlar oluyor. "Bu bizim davamız değil", "Bize ihanet eden Araplara niçin üzülelim ki?", "Zamanında kendi toprağına sahip çıkamayanlar" gibi böyle peş peşe galiz ve sağlam bir temele dayanmayan, velev ki temeli olsa bile şu an orada katledilen çocukların bunda bir kabahatinin olmadığı bir durumda tuhaf bagajları yüklenmiş bir gençlik var. Bunu üzücü buluyorum.
Sayfa 61 - Yuvarlak Masa
Bir tutarlılık problemi olduğu doğru. Duyarlı ama tutarsız bir kitle var karşımızda. Yaşanmış acıların yaşanmamış gibi görmezden gelinmesi, orada ölenlerin bebekler ve çocuklar olması, bir akademisyenin, bir sanatçının, bir annenin, buna dair söyleyecek bir şeyi olmaması hâli benim açımdan bir kabus. Bunu kabullenemiyorum. Bir şeyler söylemiyorsan, ama ile başlayan cümleler kuruyorsan, bir takım zehirlerin, zihin olarak bir işgalin etkisindesin ve hür değilsin demektir.
Sayfa 61 - Yuvarlak Masa
İyi ki kimsesizin de bir Kimse'si var!
Sayfa 41 - Hasanali Yıldırım
Reklam
Siz bir de Gazze yalnızlığını tasavvur ediniz.
İster yalnız kalsın insan, isterse yalnız bırakılsın, fark etmez; yalnızlık dipsiz, kapkara bir kuyudur ve o kuyudan ancak hüzün suyu içilir. Kişi yalnız kaldığında evvela şeytan yanaşır yanına. Atası gibi onu da iğvasına râmetmek etmek ister. Yalnızlık şeytanın kucağına koşmanın imkanını doğuracağı gibi zıttına da yol açabilir ve yalnız kalan insan şeytan yerine, Rabb'ine de yönelebilir. Yalnızın tercihi, bu ikisinden biri. İnsanın en derin, en sancılı ve tahripkar imtihanı yalnızlık.
Sayfa 39 - Hasanali Yıldırım
Klasik insanla modern insanın bir bıçak kesiği gibi birbirlerinden ayrıldığı husus: Klasik insan, tabiatının icabı yalnızlıktan korkan ve ondan kaçan biri iken, dolayısıyla yalnızlığı ancak muvakkaten isterken modern insan yalnız kalmak için yaşar ve yalnız kaldığındaysa derin bir pişmanlık hisseder. Yalnızlığın katafalkından habersizdir çünkü. Yalnızlık kimsesizliktir; yardımsızlık. Kim medetsiz kalmak ister ki!
Sayfa 39 - Hasanali Yıldırım
Daha âdil bir dünya, İsrail ve müstemlekesi ABD yaşadıkça mümkün görünmüyor. Bu düzenin değişmesi için vicdanı olan her insana görevler düşüyor. Eliyle, diliyle, kalbiyle kimin neye gücü yetiyorsa son noktaya kadar çaba göstermesi lâzım. Çünkü böyle giderse Gazze’nin felaketi, insanlığın felaketi olacak gibi görünüyor.
Sayfa 33 - Ali Şenel
47 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.