Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anadolu'da Keşfedilen Dünya'nın İlk Mabedi

Göbekli Tepe

Levent Sepici

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Anthony Cohen :
Toplumun bilinci sembollerinin idaresiyle canlı tutulmalıdır.
Sayfa 100Kitabı okudu
Anadolu’yla etkileşim içinde olan Mezopotamya bölgesindeki uygarlıkların atalarını da Mu’dan göç edenler oluşturmuşlardır.
Reklam
Einkorn günümüzden yaklaşık 10.500 yıl önce Karacadağ’ın eteklerinde yani Urfa’ya 100 km mesafede gelişmişti. Einkornun özelliği başaklarının baş aşağı durmasıydı, yani olgunlaştığında tohumları toprağa dökülüyordu. O dönemde insanlar bu yabani buğdayı dökülmeden topluyor hatta depoluyorlardı. Bir dahaki sezona kadar, yani dökülen tohumların yeniden başak olmasını beklemek zorundaydılar. Sonra insan bu yabani buğdayı ehlileştirdi. Yani olgunlaşan başakların eğilmeden, içindeki evinleri dökmeden dik durması sağlandı. Bunun nasıl başarıldı halen bilinmiyor. Tesadüf olduğu, çeşitli denemelerle bu sağlandığı, o bölgedeki toprağın yapısının bunda etkili olduğu, iklim koşullarının dönemsel olarak buna olanak sağladığı, insanın merak ve ihtiyaçları, azmi, ya da hepsi. Her nasılsa insan bunu başarmış. Öyle ya da böyle sonunda buğdayın ehlileştirilerek dik durması sağlanmış. Günümüzde ıslah edilmiş haldeki buğday başakları olgunlaştığında da içindeki evinleri dökmeyecek şekilde dik durumda kalmaktadır.
Fark edilen başka bir özellik ise görsel seçicilikte gizlidir. Çünkü T sütunların üzerindeki üç boyutlu kabartmalar gece meşale tutulduğunda, gün ışığındankinden daha iyi görülüyor. Kabartma figürler güneş tam öyle vaktinde iken iki boyutlu gözükmekte, üç boyutlu algılanamamaktadır.
T sütunlarının çok önemli başka bir özelliği de sütunlara vurulduğunda düşük titreşimli tınlama sesi çıkmasıdır. Bu özelliğe, yani tınlayan taşlara Malta’da bulunan kireç taşından yapılmış mabetlerde de rastlanmaktadır.
"Korkunun kabuğunu kırarsak altından bilgi çıkar. İnsan bilmediği şeyden korkar. Bildiğinden korkmaz. Bilginin kabuğunu da kırarsak içinden sevgi çıkar. Insan bildikçe tanıdıkça sever."
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
Sofi Hikayesi
Hani adam deniz hakkındaki tüm kitapları okumuş ve ben deniz hakkında her şeyi biliyorum demiş ve herkese denizi anlatmaya başlamış. Deniz kenarına gelip de denizi görünce ben deniz hakkında hiçbir şey biliyorum demiş. Sonra elini denize sokmuş ve ben demiş, denizle bir oldum. İşte ben deniz oldum. Ve denize girmiş suyun dibine batınca da susmuş, artık suskun olmuş.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.