Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Çınar Vardı, Göç Zamanı, Papağan Dedi Ki

Göç Zamanı

Bahaeddin Özkişi

En Eski Göç Zamanı Sözleri ve Alıntıları

En Eski Göç Zamanı sözleri ve alıntılarını, en eski Göç Zamanı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bomboş hayatımda, muazzam karanlığın mânasını seziyorum.
Açmadığım Kapı
... Zaman nasıl da geçti bilemezsiniz. Kırkbirinci kapı önündesinizdir. Düşüncenizin kıvrımları arasında o kusursuz güzelden izler bulmaya çalışırsınız. Bunalmışsınızdır. Elimde anahtar, kırkbirinci kapı önündeyim. Açmak istemiyorum kapıyı. İstiyorum ki, ömrümde bir açılmamış kapı olsun. İstiyorum ki övebileceğim, hayatımın maksadı diyebileceğim şey için, o açılmamış kapıyı gösterebileyim. Ey sevgilim, ey gizlenen aşikâr güzel, senin kırkbirinci kapı ardında olduğunu düşünmek istiyorum, ey varlığımın sebebi.
Sayfa 150 - ÖtükenKitabı okudu
Reklam
Göz yaşlarının yerini, buruk bir huzur, acı bir yorgunluk alıyordu.
Deli İmam
- Cemaat-i müslimîn, muhterem cemaat, ölüversin içinizdeki "BEN". Ben yok olsa, açılsa Bâb-ı sır. Ölümden korkar mı tez ölen kimse! Ölseniz, ölmeden ölseniz... Vücut erise, fenâ erise... Aşk-ı ilâhî kan yerine deveran etse damarlarınızda. Verseniz, cemaat-i müslimîn, hudutsuz verseniz... Verseniz ve verdiğinizi beklemeseniz.
Sayfa 54 - Ötüken Neşriyat
Küçük Anneme
"Kimim" dese, "Ama kimim" dese. Tahta tabancamsın diyemem, onun elleri yoktur ki. Atımsın, topacımsın desem gülerler. Bugün bile hatırımda olan yaz sabahının serinliğisin desem, çaldığım eriksin, ninemin masalısın desem. Haziran böceğisin, uçurtmamsın, yağmuru biriktirdiğim toprak havuzumsun, köpeğimin kulübesisin, oyunum, çocukluğumsun desem; diyemem ki.
Sayfa 59 - Ötüken Neşriyat
TEREKE
Bizi hayvanla müsavi kılan mideye ve öbür tarafa götüremeyeceğimiz bir sürü tuğla, taş ve para yığınına, hülâsa "ihtiyaç" isimli müstebite itaatteyiz. Sahip olduğumuz cüz'ï iradeyi -ilâhî iradeye göre cüz'î, aslında bize yetecek kadar muhakkak- derin bir lâkaydî ile uyutmaktayız.
Sayfa 65 - Ötüken Neşriyat
Reklam
Vermek ve ötesi
"A yenge" dedi, "hep soran diyon, de baken, ekmeyinen suyunu ne deye küneşe asıyon?" İrkildi Zöhre, "Ne va, ne soryon?" dedi sert. Sonra yumuşadı, kahırla çizgilenmiş yüzü, ince bir gülüşle aydınlandı. "A deli, Ali Ağan küneşin annında ıscak su içeken, guru ekmek yirken... Ne bilem a'zım vamıyo sook suya, teze ekmeğe."
Sayfa 112 - Ötüken Neşriyat
Koyun olmak
Koyunu koyun yapan, fikirden uzak oluşudur. Hâlâ bilmiyor musun; sürünün selâmeti, içlerinde bulundukları yoğun fikirsizliktir. Bilmiyor musun ki, her koyun fikir sahibi olsa değer birimleri değişir ve kafatası kalınlığının, iri boynuzlu olmanın bir meziyet olmadığı anlaşılırdı. O zaman sürüde sükûnet nasıl sağlanır?"
Sayfa 165 - Ötüken Neşriyat
Zebra-son-animo
Aceleyle "şu iki ruhu bedestende buldum." dedi. "Soyu tükenmiş iki antika yaratık. Özellikleri şunlar; gerçekten ve karşılık beklemeden insanı sevmek, vermek ve âşık olmak. Para edeceklerini sanmıyorum ama, bu bir nevi koleksiyon merakı işte."
Sayfa 168 - Ötüken Neşriyat
Yorgunluk hakkında
Düşünen insana Avrupa "philosophe" der, "düşünür" olarak çevrilebilir dilimize bu ve düşünmek fiilinin üçüncü halidir. Bizde eşeklere filozof, düşünen adama heykel derler ve tımarhane bahçesine dikerler. Zaten düşünmek bizde pek iyiye yorulmaz çok zamandan beri. Bir hasta tavuk için "düşünüyor bu" derler ve bekletmeden keserler.
Sayfa 198 - Ötüken Neşriyat
347 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.