Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gök Tanrı İnancının Bilinmeyenleri

Günnur Yücekal Arpacı

Sayfa Sayısına Göre Gök Tanrı İnancının Bilinmeyenleri Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Gök Tanrı İnancının Bilinmeyenleri sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Gök Tanrı İnancının Bilinmeyenleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İşte Türk'ün inanç tarihi budur.
Türklerin ilk kutsal inancı, varoluşun ilk inanç sistemlerindendir. Yeryüzünde ilk Türk var olduğunda, Türk’ün inanç felsefesi de yazılmaya başlanmıştır.
Sayfa 4
İnsan davranışlarının, eylemlerinin ve insanın ürettiği her şeyin arka planında onun değer yargıları, kavramlara ve varlıklara yüklediği anlamlar, kısacası kendine özgü olan dini yatmaktadır. Yani insanın ortaya koyduğu her şey, anlamlar dünyasının ve inanışlarının yansımasından ibarettir. Toplumların özünden çıkan inançları bilmek, insan yaşamının hemen hemen her alanını, ortaya çıkan olayların neden ve kökenlerini açıklamada ve tüm bunların sırrını çözmede elbette ki yardımcıdır. Hiç şüphesiz kabul edilmektedir ki; medeniyetlerin kaynağını dinler oluşturmuştur. Türk medeniyetinin kaynağının şifresini çözmek için de bu ilk kutsal inancın sırrını çözmek elzem görünmektedir.
Sayfa 8 - Çatı KitaplarıKitabı okudu
Reklam
Türklerin ilk inanç sistemi olması nedeniyle Gök Tanrı İnancı bir temel teşkil etmiştir ve ileri dönemlerde ortaya çıkan ve Türkler tarafından kabul gören tüm dinler, bu temel üzerine inşa edilmiştir. Gök-Tanrı İnancı, içinde doğduğu toplumun neredeyse tüm kültürel öğelerini ve yapısını etkisi altına almıştır. Bu nedenle, Türklerin zamanla kabul ettikleri dinler (Maniheizm, Budizm, Hiristiyanlık, Musevilik, İslamiyet) bu inancın etkisini, Türk şuurundan ve Türk kültüründen silip atamamıştır. Gök Tanrı İnancı, yeni kültür çevresine ayak uydurarak, yaşamını şu veya bu şekilde sürdürebilmiştir. Yasaklar, bu kadim inanç unsurlarının kılık değiştirip yeni dinin içine gizlenmesine sebep olmuştur. Bu ölmeyen inançlar ya yeni dinin kılıfına ustalıkla uydurulmaya çalışılmış ve kabul görerek yaşamaya devam etmiş ya da yaşamaya devam etmekle birlikte yeni inançla aşikâr bir şekilde çeliştiğinden dolayı batıl inanç yaftasıyla varlığını korumuştur. Temel veya kök niteliğindeki bu inancın, günümüzde yaygın olan dinlerde izlerini çok net bir şekilde görebilmekteyiz. "Kitaplı dinler" olarak ifade edilenler bile eski dinlerin ve inançların etkisinden kurtulamamışlardır.
Sayfa 8 - Çatı KitaplarıKitabı okudu
Kadim Türk inancı genel olarak araştırmacılar ve bilimciler tarafından "Şamanizm" olarak adlandırılmaktadır. Yabancı kökenli -İzm- ekiyle "Şamanizm" kelimesi, hem bu inanca mensup olan halkların diline hem de bu inancın mantığına ve felsefesine ters düşmektedir. Şaman, inanç önderinin adı olduğuna göre, din görevlisini merkez alan bu adlandırma, bu inancın özüne aykırıdır. Daha çok din görevlisi yani rahip merkezli dinlerin etki alanından gelen ya da bu dinlere mensup kişiler tarafından incelenen Gök Tanrı İnancı, kendi özüne ve işleyişine aykırı bir adlandırmaya maruz kalmıştır. Bu inanç asla rahip merkezli değildir. Bu inançta, şamanlar - Kamlar, en son ve nadiren sahnenin görünen yüzüne çıkan kişiler olmuşlardır. Bu sebeple de Şamanizm kelimesi, bu dini tanımlayan en son kelime niteliğinde kabul edilmelidir. Kam, dinî bilgiyi aktaran kişi de değildir. Akay'ın dediği gibi "Tanrıcılıkta başçılık, öğrencilik olmaz. Herkes Tanrı'dan öğrenir." Akay Kine'nin ifadelerinden ve Altaylılarla yaptığım görüşmelerden yola çıkarak bu inanç sistemi ile ilgili Ak Cang / Gök Tanrı İnancı / Tanrıcılık isimlendirmelerinin yaygın olarak kullanıldığı sonucuna vardım. Bizim asıl inancımız ‘Ak, Cang’dır Başka bir ifadeyle 'Tanrıcılık'tır.
Sayfa 13 - Çatı KitaplarıKitabı okudu
Herder şöyle der: Milli topluluklar eşi benzeri olmayan,kendilerine özgü oluşumlardır.Özlerini unutmuş gerileme sürecine girmiş olabilirler ama bu eski doğal otantik hallerine dönmeyeceği anlamına gelmez..
Sayfa 14 - Çatı YayınlarıKitabı okudu
Varoluş ak’tır.Var oluş ak’tan başladı ve şimdi ak renge dönüşmüş olmalıdır.Evren ak ışıktan var olmuştur.
Reklam
Cang, din değildir, dinin üstünde bir inançtır. Ruhtur; algılama biçimidir, örftür; adettir. Yani Ak, Cang, Ak İnanç, ‘Tanrıcılık, bir din değildir. Yaşamın ta kendisidir. Cürümdür, hayattır. Din olsa 'Hıristiyanlık'a, İslam’a denk olur. Bu onların üstünde onları birleştiren bir şeydir. Zaten ‘Türk'ün yaşamında maddi hayat ile manevi hayat ayrı değildir. Tanrıcılık din değil, yaşamdır dedik. Yaşam da başka başka olur. Her kişinin cürümü, hayatı, yolu başkadır. Birbirine denk, olan kadınla erkeğin bile cürümü bir olmaz. İnanç sisteminin yaygın adı Tanrıcılık'tır; bu dine mensup olanlara verilen ad Tanrıcı; din görevlisine verilen en yaygın isim de Kam'dır.
Sayfa 15 - Çatı KitaplarıKitabı okudu
Türk kavimleri, din adamlarına genellikle Kam demektedirler. Kam kelimesi hem yaygın kullanımıyla, hem de varlığının çok eski tarihlere kadar dayanmasıyla dikkati çekmektedir. Kam; "kahin", "şifacı", "büyücü", "ıslah eden", "hâkim", "hikmetli", "vakur", "ağırbaşlı", "akıllı", "filozof", bilge kişi" demektir.
Sayfa 16 - Çatı KitaplarıKitabı okudu
Lisanını hiç bilmediğiniz halde herhangi bir Kam'a gidebilirsiniz ve onunla kusursuzca anlaşabilirsiniz. Çünkü ruhun dili aynıdır.
Sayfa 23 - ÇATI KİTAPLARIKitabı okuyacak
55 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.