Bu çağ ki dili sükût ettirir
Dilsiz şeytana sukut ettirir
Arsıza, hırsıza kayık ettirir
Hak dilinden eser kalmaz elinde
Devir kalabalık olma devridir
Namert kucağında kuma devridir
Haram bakışlarda suna devridir
Ar izinden eser kalmaz serinde
İnsanın nefesi artık alkışla
Methiye, mersiye ya da zılgıtla
Sakın ha! hatan var deme yanlışla
Hatırından eser kalmaz yerinde
Tenkidi, tahlili saymadım bile
Dost bakışlar solar, döner dikene
Hayat bu böyledir, takma yine de
Çoğ dediğin söner kalmaz yerinde
Çoğunluk ziyanda, diyor Mevlamız
Çokların içinde olsan da yalnız
Dağıtma kimseye tılsımlı yaldız
Hak katında ecrin kalmaz seninde
Oktay FERİK
Alemde her şeyin bir sebebi var
Merhabası var, bidayeti var
Başlangıcı olan bir şeyin mutlak
Elvedası var, nihayeti var.
Bilinir varlıkta şeksiz şüphesiz
Baki O'dur, Hayy'dır, Allah'tır.
İnsanoğlu ölmek için doğarken
Zamanı yaşayan Hayy'dır, Allah'tır.
..........
Seher vakti bereketlenmek şu sofradan
Ulu Cami'den ezan sesi bizi çağırır durmadan
Muhammed Mustafa'nın ismi zikredilirken minareden
Mevlid-i Şerifi hatırlarım merhum Süleyman Çelebi'den
Gözlerimden yaş düştü usul usul önüme
Müşteki değilim amma ben hasretin dünüme
Ne güzelsin ey mabet maneviyat kokuyorsun
Gelen misafirlerine izzetüikram ediyorsun
Tilavet-i Kur'an'a başlarken Hafız-ı Kelam
Sekine çöküyor huzur buluyor şu mekan
Salatüselam ile anılırken Zat-ı Pak-ı Nebi
Sanki bedenim Ulu Cami, ruhum Mescid-i Nebi