Kardeşi olmayan bir adamın arkasını kollayacak kimsesinin olmayacağını fark etmişti; bu yüzden hep arkasını duvara dayıyor, kimseye sırtını vermiyordu.
"...Yani karmaşık bir yapımız var ve bizi meydana getiren iki zıt kutbun arasında eriyip gitmemek için verdiğimiz mücadelenin acı vermediğini hiçbirimiz söyleyemeyiz. Ben de ruhumun çektiği acıyı hissediyorum, ama bu hayatı yaşamaya mecburuz; o yüzden onun adaletsizliğini bir ölçüde kabul etmek boynumuzun borcu. Bunu göz ardı etmek kişiye kalmış bir şey. Kendi vicdanımıza ve arzularımıza uygun olarak elimizden geldiğince iyi işler yapmaya çalışmak da öyle..."
"Hakikaten buralarda sanki soyumuz kraliyet ailesine dayanıyormuş gibi dedikodumuz yapılıyor. Yakında bu yörede destanlardaki kahramanlardan bile daha ünlü olacağız."