"Yani dünyada olduğu gibi cennette de bazı insanları kayırılıyor muydu?"
"-Kesinlikle yok öyle bir şey. Sen de diğerleri gibi sevilerek karşılandın; sen de o zengin bey gibi cennetin nimetlerinden yararlanacaksın. Ama bak, senin gibi fakir köylüleri biz her gün cennete alıyoruz. Oysa o gördüğün zengin bey gibi insanlar ancak birkaç yüzyılda bir geliyor buraya."
"Bir varmış, bir yokmuş" varolmayan bir dünyaya değil, tam tersine varolan dünyaya açılan bir kapıdır ve bu kapıdan ancak bu dili öğrenerek geçilebilir.
"Ben nasıl cennete gidebilirim?" diye sordu ona. Adam cevap verdi: "Fakirlik ve alçakgönüllülükle. Benim yırtık pırtık elbisemi giy, yedi yıl boyunca dünyayı dolaş, dünyadaki sefaleti gör. Yanına para alma, karnın acıktığı zaman kendini acındırarak bir dilim ekmek iste, işte o zaman cennete yaklaşırsın."