Her ikisi de varoluşun- başka insanları etkilemek üzere onlara ulaşmak, onları şekle sokmak, biçimlendirmek ve öteki bilincini oluşturmak- ayrılmaz süreçleridir.
Aşksız irade yönlendirici, iradesiz aşk duygusal hale gelir.
Ayrılmaz süreçler görüşü sosyal düzeyde de geçerlidir. Şiddet içermeyen sosyal değişimleri ancak güç ve sevgiyi aynı anda kullanarak gerçekleştirebiliriz.