Anita kitaplarından giderek daha da sıkılmaya başladım. 17. Kitap bitti ve ben hala yazarın amacının ne olduğunu anlayamadım.
Tek anladığım, Anita'ya yakışıklı erkeklerden bir menü oluşturduğu. Ardeur denen bir gücü beslemek için sürekli onlara ihtiyaç duyuyor ve olayı cinsellikten başka bir boyuta götürmüyor.
İlk kitaplardaki aksiyon sahnelerini özlüyorum. Anita'nın o baş kaldıran hallerini özlüyorum. Hiç bir erkekle bağ kuramamasını ama bütün erkeklere bağımlı olmasından nefret ediyorum. Tek eşlilikten yana biri olarak Anita'nın yaşam tarzından keyif alamayorum.
Serinin en uzun kitaplarından biriydi ama içi boştu diyebilirim. İlk 250 sayfa bir yere gidip morgdaki cesetleri incelemekle geçti, düşünün. Çok sıkıldım. Seriden iyice sıtkım sıyrıldı artık. Elimde 4 kitabı daha kaldı. Onları da okuyabilirsem benden sabırlısı yok.