Fırtına dinmişti. Gökyüzü, yağan yağmurla
yıkanmış gibiydi. Yıldızlar gene göz
kırpmaya başlamışlardı.
Balkonda bir gölge vardı. Sessiz hareket
ediyordu. Birkaç saniye sonra, balkonun
kapısı hafif bir çatırdı ile açıldı. Gölge,
tül perdeyi elinin tersiyle iterek içeri süzüldü.
Kapıyı itinayla kapattı. Küçük b:r
el fenerini odanın içinde dolaştırdı: Işık
demeti en sonunda, yatağın üzerinde sabitleşti.
Gölge, sessiz adımlarla oraya
yaklaştı. İnce kauçuk eldiven giymiş bir
el gece masasının üstündeki küçük bir
şişeyi alıp, tetkik ettikten sonra, Nadia
Barana.nın başını hafifçe yukarı kaldırdı.
Usta bir manevrayla, boynuna ipek bir
ipin kaygan düğümünü geçirdi. Bir adıın
geriye çekildi. İpi bütün gücüyle çekti ...
(Arka Kapak)