İlmi perspektiften bakıldığında şaheser, akademik açıdan yorumlandığın da karmakarışık, tenkidi açıdan bakıldığında ise tamamen ön yargı ve tarafgirliğin hâkim olduğu görülecektir. İlahiyat cenahı güzel hizmetler vermekle beraber her şey hakkında çok biliyorum edası ile yorumlar yapmaktan kaçınmalı. Yılların vermiş olduğu ilmi birikim ile müthiş bir emek, zaman harcanan (her ne kadar öğrencilik döneminde hazırlansa da) bu eseri böyle saçma sapan yaklaşımlar ile girift hâle sokmamak gerek. Bin yıl öncesinde yazılmış bir eserin muhteva olarak Taliban, Işid, el kaide vs. oluşumlarla ne alakası olabilir? Bir hadis kültürü var ve onu tavizsiz savunanlar olduğu gibi karşı çıkanlar da elbette olacaktır. Her şey ilmî cihetten değerlendirildiği zaman hiçbir problem kalmayacaktır.
Özellikle gözüme çarpan şey ise Mutezile dâhilinde olan bazı ilim erbabının tarafgirliği kitabın sonunda yapılan tahkiklerde göze çarpmaktadır. Ve dâhi analizleri kitabın sonuna almaktansa başlangıç tarafında sunmak daha faydalı olacaktır. Okurlar daha dikkatli ve bilinçli bir şekilde faydalanmış olur.
Benim de gözüme eksikler kusurlar çarptı. Ama bu durum umumi olarak değil hususî bazı noktalarda göze çarpmaktadır.
Her şeye rağmen herkes istifade etmelidir diye düşünüyorum. Sonuçta bizim mirasımız. İyisi ile kötüsü ile.
Vesselam..