Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Taş Devri'nden Yeni Binyıla

Halkların Dünya Tarihi

Chris Harman

Halkların Dünya Tarihi Gönderileri

Halkların Dünya Tarihi kitaplarını, Halkların Dünya Tarihi sözleri ve alıntılarını, Halkların Dünya Tarihi yazarlarını, Halkların Dünya Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mezar resimlerinin ya da tapınak kitabelerinin gösterdiği kadarıyla, halk kitleleri kendilerinden 'üstün olanlar'ın karşısında boyun eğiyor ve onlara hizmet ediyordu. Bu hiç de şaşırtıcı değildir; bu tarih boyunca bütün yönetici sınıfların kitleleri tarif ederken tercih ettiği yöntemdir. Bütün bunlara rağmen, bir grup arkeolog ve tarihçi, 'Ipuwer'in Öğütleri' adıyla bilinen daha sonraki bir metne dayanarak Mısır'daki 'Eski Krallık'ın çöküşünün bir 'sosyal devrim'le ilgili olduğunu ileri sürer. Bu metin, 'hizmetçi kızların hanımlarının yerine geçtiği, görevlilerin kaba adamların emirlerini yerine getirdiği ve prenslerin çocuklarının duvarlara çarpıldığı' bir tablo betimler.
İskelet, yaşayan vücutla aynı şey değildir. Ama iskelet olmadan vücut belirli bir sağlamlığı kazanamaz ve varlığını sürdüremez. Tarihin maddi 'temel'ini anlamak diğer her şeyi anlamanın bir önkoşuludur ama yeterli değildir.
Reklam
Batılı sanayi ülkelerinde açık devlet baskısı pek görülen bir şey değildir. Ama çok daha kurnazca kontrol yöntemleri hep vardır. Ben bunları yazarken yeni İşçi Partisi hükümeti okullarda Britanya tarihi ile Britanya'nın başarılarının okutulması ve öğrencilerin Britanya'nın büyük adamlarının adlarını öğrenmesi gerektiği konusunda ısrar ediyordu. Yükseköğretim kurumlarında resmi söylemi sorgulayan kesim önemli mevkilerden uzak tutulabiliyor. 'Uzlaş, uzlaş, senin için yükselmenin yolu budur'.
Kuşkusuz Roma mühendisliği ve mimarlığı, su kemerleri, amfi tiyatroları, tapınakları ve yollarıyla etkileyicidir. Ama pek çok alanda Roma İmparatorluğu’nun başlıca etkisi, orta ve batı Avrupa’ya, Mısır, Mezopotamya ve Yunanistan’daki daha önceki gelişmeleri yayma konusunda olmuştur. Roma bunlara çok az şey eklemiştir. Dahası, imparatorluğun üzerine kurulmuş olduğu temel, sonunda onun çöküşünü getirmiş ve Avrupa’da onun başka yerlerden ödünç aldığı başarıların dışında geriye bir şey kalmamıştır.
Yordam Kitap (Ebup)
Yönetici sınıf konumunu, esas itibariyle kölelerin işlediği topraklara borçluydu; o kadar ki, klasik Yunan yazar ve filozofları, köle sahipliğini uygar bir hayat için zorunlu görüyorlardı. Nitekim Aristotales köle ve efendiyi, koca ve karı, baba ve çocuklar gibi evin zorunlu unsurları olarak sayarken, Polybus (Polibus) kölelerden ve büyükbaş hayvanlardan hayatın zorunlu gereksinimleri olarak söz eder.
Yordam Kitap (Ebup)
Kitleler üzerindeki iktidarlarını, hurafeler (Sümer kralları ve Mısır firavunları kendilerine tanrı benzeri güçler atfediyorlardı) yayarak güçlendiren yöneticiler, toplumun az sayıdaki okur-yazarı ve tam zamanlı bürokratları arasında artık bilimsel çabaları teşvik etmeye gerek görmüyorlardı. Kentsel devrimin erken aşamalarında geliştirilen bilgi stoğu ile sınırlı kalmışlardı ve bunu neredeyse dinsel bir hürmetle ele alıyor, metinleri kopyalayıp yerleşmiş düşünceleri yayıyorlardı; ama artık yeni araştırma yolları geliştirmeye girişmiyorlardı. Dünyada son kez olmasa da bilim, skolastisizm şeklinde, skolastisizm de yüzyıllar ilerledikçe büyü şeklinde dejenere oldu. Okur-yazar seçkinler, insanoğlunun doğa üzerindeki kontrolünü geliştirecek yerde onu sınırlandırır hale geldiler. İnsanoğlunun üretim kapasitesindeki ilerlemelerden doğan bir yönetici sınıf, şimdi yeni ilerlemeleri engelliyordu. Ancak bu tür ilerlemeler olmadan geçim kaynakları nüfusun geniş kitlesi için yeterli olmayacağı için kendi açgözlülüğü, zorunlu olarak toplumun kaynaklarını tüketecekti. Gelinen noktada iklimdeki küçük bir değişiklik, insanların aç kalması ve toplumun temellerine kadar sarsılması için yeterliydi. Bu durum, ‘Eski Krallık’ın sonunda, Mısır’da, Nil’in su seviyesindeki bir azalmanın sulama işlerinde güçlükler yaratması şeklinde vuku buldu.
Sayfa 62 - Yordam Kitap
Reklam
Zanaatkâr ve tüccar sınıfların az gelişmişliğinin bir sonucu olarak, toplum büyük bunalımlara girdiği zaman onu yeniden örgütleyecek gücü ya da programı olan hiçbir toplumsal grup yoktu. Mevcut yönetici sınıf, insanın doğa üzerindeki kontrolünü geliştirerek yaygın açlık ve sefaleti ortadan kaldırma yeteneğine artık sahip değildi. Ama bu yeteneğe sahip başka gruplar da yoktu. Yetiştiriciler kitlesi sömürücülerine karşı ayaklanabilirlerdi. Ama onların açlık karşısındaki tepkisi, bütün hasatı tüketmek, geriye uygarlığın yapılarını –şehirler, okur-yazar tabaka, kanallara ve barajlara bakan gruplar– sürdürecek hiçbir şey bırakmamak şeklinde oluyordu. Sonuç en açık bir şekilde, Girit ve Miken, Harsappa ve Mohenjo-dero, Teotihuacan, Monte Alban ve Mayalar gibi çöken uygarlıkların durumunda gözlenebilir. İnsanlar, beş yüzyıl ya da daha önceki atalarının tarımdan ibaret hayatına geri dönerken, şehirler terk edildi, gelişmekte olan kültürler tamamen unutuldu.
Sayfa 66 - Yordam Kitap
Tarımcı ve zanaatkârların hanelerindeki kadın için hayat çok daha değişikti. Onların hâlâ üretici bir rolleri vardı ve sonu gelmeyen meşakkatlerle boğuşacaklardı. Yine de, kadınlar ve çocuklar üzerinde hane halkının devamını sağlayacak önlemleri (kadın için birbirini izleyen gebelikler de dâhil) alarak ev ile toplumun geri kalan kısmı arasındaki ilişkileri denetleyen kocalarıydı. Sömüren ya da sömürülen sınıftan olması fark etmiyordu; bütün ailelerde tam anlamıyla patriarki (ataerkillik) hâkimdi, tüm aile fertleri üzerinde babanın hâkimiyeti söz konusuydu. Bunun izleri kısa sürede bütün ideolojilerde ve bütün dinlerde görülecekti. Kadın tanrılar ve rahibeler giderek daha ikincil bir rol oynamaya başladılar; kadınlar, dünyanın yaratılışında ve örgütlenişinde aktif katılımcılar olmak yerine ana figürü ya da güzelliğin sembolleri olarak varlıklarını sürdürdüler.
Sayfa 56 - Yordam Kitap
Hane halkının ya da soyun geleceği hakkındaki temel kararlar, erkeklerin kararları haline geldi. Artık ürünün artışıyla birlikte gelen diğer değişikliklerin de benzer bir etkisi oldu. Kadınlar, yerel ticaretle uğraşabiliyorlardı ve savaşta rol oynayan kadınlara ilişkin örnekler de vardı. Ama uzun mesafe ticareti ve ciddi askerlik görevleri erkeklerin tekeline geçti. Savaşçılar ve tacirler karşı konulmaz bir biçimde erkeklerdi –ve artık– ürün üzerindeki kontrollerini artırdıkça, mülkiyet ve iktidar, erkeklerin önceliği haline gelmeye başladı. Eski klan soylarının dağılması bu eğilimi güçlendirdi. Yetişkin bir kadın artık, üretim araçlarının kullanımı üzerinde onu da söz sahibi kılan daha geniş ilişkiler ağının bir parçası değildi ve keyfi muameleye karşı herhangi bir güvencesi kalmamıştı. Bunun yerine yalnızca bir ‘eş ve yabancı bir hane ikinci plandaki kişiydi. Yönetici sınıfın kadınları, giderek, artık ürünü kontrol eden erkeklerin sahip oldukları şeylerden bir diğeri, bir süs eşyası, cinsel haz kaynağı ya da vâris yetiştiricisi olarak muamele görmeye başladılar. Güçlüklerden ve dış tehlikelerden korunacaklar; ama daha geniş toplumsal hayatla etkileşimden uzak tutulacaklardı.
Sayfa 56 - Yordam Kitap Yayınları
Avcı-toplayıcı toplumların en önemli beslenme kaynağı olan toplayıcılık, hamilelik ve çocuk emzirmeyle tümüyle bağdaşıktı. Aynı şekilde çapaya dayanan erken tarım biçimleri de öyleydi. Ancak ağır saban, çobanlık ve atlar öyle değildi. Kadınların bu tür işleri yaptıkları toplumlarda doğum oranları düşük ve nüfus durgundu; kadınların çoğunluğunu bu rollerden uzak tutan toplumlara karşı kaybediyorlardı. Gordon Childe çok önce işaret etmişti ki, sadece tarımla uğraşan halklar, yani “barbar”lar arasında ‘normal olarak kadınlar tarlaları çapalarken, sabanı kullananlar erkeklerdi. Ve en eski Sümer ve Mısır belgelerinde sabancılar gerçekten erkeklerdi. Childe hatırlatıyordu: '‘Saban... en ağır ve sıkıcı işten kadınları kurtardı; ama tahıl ürünün üzerindeki tekelden ve onun getirdiği toplumsal statüden de mahrum etti.''
Sayfa 55 - Yordam Kitap Yayıncılık
Reklam
Marksist ama Leninist olmayan Chris Harman...Lenin'in Sürgün günlerinin ardından Ekim Devriminin arefisinde söylediği bir kesiti "sürekli devrim" olarak alması.. "Şimdi Rusya'nın tarihinde yeni bir çağ başlıyor... Rutin görevlerimizden birisi savaşı derhal sona erdirmektir. Ancak savaşı sona erdirebilmek için... kapitalizmimizin kendisi fethedilmelidir. Bu görevde biz,şimdiden Italya da Almanya da ve Ingiltere de gelişmeye başlamış olan dünya çapındaki işçi sınıfı hareketinin yardımını göreceğiz... Her konuda zafer kazanacak ve proletaryayı dünya devrimine katacak güçte bir kitle hareketine sahibiz. Rusya da derhal proleter sosyalist devletin inşasına başlamalıyız. Yasasin sosyalist dünya devrimi."
Sayfa 410 - Yordam KitapKitabı okudu
640 syf.
·
Puan vermedi
Taş devrinden, yeni dünyanın bozuk düzenine kadar dünya tarihini marksist bir bakış açısı ile yaşanılan bütün toplumsal ilerici ve gerici devrimleri ele alıp incelemiştir. Gerçekten başarılı bir eser ve okunması gerekir ilgilileri tarafından.
Halkların Dünya Tarihi
Halkların Dünya TarihiChris Harman · Yordam Kitap Yayınları · 2021190 okunma
Geri146
703 öğeden 691 ile 703 arasındakiler gösteriliyor.