Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Haneke Haneke'yi Anlatıyor

Michel Cieutat

Haneke Haneke'yi Anlatıyor Sözleri ve Alıntıları

Haneke Haneke'yi Anlatıyor sözleri ve alıntılarını, Haneke Haneke'yi Anlatıyor kitap alıntılarını, Haneke Haneke'yi Anlatıyor en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çocukluğumdan itibaren insanların birbirleriyle çok zor iletişim kurduğunu hissediyordum. (...) Her birimiz karşımızdakinin ne dediğini bazen hiç dinlemeden bazen de yarım kulak dinleyerek konuşuyoruz.
Sayfa 61
Bir eserin sanatsal zenginliği yaratıcısının zekasından ziyade duyarlılığına bağlıdır.
Reklam
Ebeveynlerin günahları, çocukların nevrozları olur!
.. kuşaktan kuşağa değişen sadece kılık kıyafet. Temel sorunlar bakidir.
Hep söylüyorum, sinema bir sanat biçimi olabilir, ama dikkat çekmek için müzik gibi kaba anlatım yollarının kullanıldığı televizyonda sanat olamaz. Ama tabi bu mantık, Hitchcock ya da Sergio Leone'ninkiler tarzında müziksiz düşünülemeyecek filimler için geçerli değil. Ben nispeten gerçekçi filmler çekmek üzere sinemasal yöntemler kullanıyorum, bu yaklaşım da müzik kullanımını gerektirmiyor.
“Hiçbir zaman varoluşçu olmadım, zihinsel gelişim sürecim, diğer ergenlerinkinden farklı değildi. İlk başta korkularına ve arzularına bir cevap arıyorsun. Sonra, öteki cinsiyetle karşılaşıyorsun ve her şey başka bir yöne doğru akıyor. Önce tanrı varken, onun yerini kızlar alıyor! Böyle ifade edince fazla gayriciddi gelebilir ama bütün gençler aşağı yukarı bu aşamadan geçer.”
Reklam
Şiddet, iletişim eksikliğinin bir neticesi. İnsanlık var olalı beri süregelen bir sorun bu. Hakikaten iletişim kurmanın bir yolu aranırsa, şiddetten başka bir çözüm mutlaka bulunur.
Salo, en azından benim bildiğim kadarıyla, şiddeti gerçekte olduğu gibi gösteren tek film. Genelde şiddet filmlerinde özellikle de Amerikalılarınkilerde şiddet, seyirlik dilin aracılığıyla tüketilmek üzere gösteriliyor. Onları seyrederken koltuğunda kendini korunaklı hissedersin. Salondan sanki hiçbir şey olmamış gibi çıkarsın. Salo'da ise bambaşka, insan şiddet gerçeğinin ne demek olduğunu hakikaten idrak ediyor ve bu tahammülü kolay bir şey değil tabii. Ölümcül Oyunlar 'da aynı yoğunluğu yakalamayı umuyordum.
Godard'da en çok hoşunuza giden neydi?
Entelektüel inceliği. Onun perdede otorefleksiyon diye adlandırabileceğim yaklaşımı, yani Godard'ın kendi üzerine eğilen, bunu sinemada kurumsallaştıran bir yönetmen olduğunu söyleyebiliriz. Ondan önce kimse bunu bu denli yapmamıştı. Beni en az Bresson kadar etkilemiştir. Godard'ınki öyle bir sinemaydı ki, daha önce tahayyül dahi etmek mümkün değildi.
Bir eserin sanatsal zenginliği yaratıcısının zekasından ziyade duyarlılığına bağlıdır.
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.