Sayfa Sayısına Göre Hayatımın Hikayesi Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Hayatımın Hikayesi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Hayatımın Hikayesi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sahnede olaylar denenip oturduktan sonra artık hiçbir yenilik eklenemezdi. Tiyatro sanatındaki tek dürtü iyi oyun ile kötü oyun arasındaki ayrımdı. Filmler ise çok daha özgürdü. Bana bir macera duygusu veriyordu. "Bir fıkir olarak buna ne dersin?" Ya da "Kentin ana caddesini sel bastı," gibi laflar söylerdi Sennett ve işte bu tür sözler bir Keystone komedisini yaratmaya yeterdi. Bu tatlı, neşeli ruh hali insana mutluluk verir ve yaratıcılığını arttırırdı. Öylesine özgür ve kolaydı ki, edebiyat yoktu, yazar yoktu yalnızca fılmi etrafında oluşturduğumuz bir fıkir vardı. Öykü daha sonra kendiliğinden oluşurdu.
“Klüpte her zaman bir dostluk havası vardı. Birinci Dünya Savaşının başladığı açıklandığında bile bu hava zedelenmemiştı. Herkes savaşın altı ay içinde biteceğini düşünüyordu ama ne var ki, savaş dört yıl sürdü. İnsanlar Lord Kitchener'in dediği gibi kendilerini ham hayallere kaptırmışlardı. Birçok kişi Almanlara hadlerini bildireceklerini düşünerek savaşın çıktığından pek hoşnuttular. Ama bu gerçekleşmediği gibi İngilizlerle Fransızlar da altı ay boyunca birbirlerini yediler durdular.”
Hamlet'in dediği gibi, "Şimdi yalnızım." O gün öğleden sonrayı sokaklarda dolaşıp, vitrinlere bakmakla geçirdim. Her köşe başında tedirgin bir şekilde durarak çevremi izliyor sonra yoluma devam ediyordum. Bana neler oluyordu! Mesleğimin doruk noktasına ulaşmıştım, iyi giyimliydim ama ne var ki, gidecek bir yerim yoktu. İnsan nasıl dostluk kurabilir, başkalarını ilgisini nasıl üstüne çekebilirdi? Herkes beni tanıyor gibiyidi ama ben kimseyi tanımıyordum. Kendimi incelemeye başlamıştım. Kendime acıyordum ve yoğun bir yalnızlık duygusu tüm benliğimi kaplamıştı.