Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hayvan ve İnsan Üzerine İki Ders

Gilbert Simondon

Hayvan ve İnsan Üzerine İki Ders Sözleri ve Alıntıları

Hayvan ve İnsan Üzerine İki Ders sözleri ve alıntılarını, Hayvan ve İnsan Üzerine İki Ders kitap alıntılarını, Hayvan ve İnsan Üzerine İki Ders en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Peki insan gibi olması için hayvanda eksik olan nedir? Onda eksik olan akıl yürütmedir, to logistikon, yani mantık yetisidir. Onda eksik olan özgürce seçim yapma yetisi, bouleutikon, yani özgürce düşünüp taşınma ya da tam olarak, eylem olanaklarının incelenmesinden sonra yapılan seçim, proairésis adı verilen özgür seçim, mantıksal olarak tercih edilebilir olana uygun düşen tercihtir. Akıl ve özgür seçim o halde insan türünün özellikleridir, fakat bu insan türü hayvan türlerinden katı bir şekilde doğaca farklı değildir.
Sayfa 36 - Norgunk Yayıncılık, 1. Baskı: Şubat 2019
Reklam
Diogenes Laertios bir gün sokaktan geçerken öldüresiye dövülen yavru bir köpeği işiten ve gören Pisagor'un sözlerini - bazılarına göre ironik bir biçimde aktarır. Pisagor hayvana işkence eden kişilere yaklaşıp şöyle der: "Durun, o benim bu hayvanda yeniden canlanan eski arkadaşlarımdan biridir." Aradan geçen yüzyıllar sonrasında olayı değerlendiren Diogenes Laertios, Pisagor'un niyetini ironik buluyor gibidir. Ama bir başka olasılığı da dikkate almak neredeyse şarttır. Buna göre eğer Pisagor böyle bir şey dediyse bile, bunun nedeni metempsikoza duyulan yaygın inancı kullanarak hayvana yapılan eziyeti durdurmak istemesidir.
Sayfa 27 - Norgunk Yayıncılık, 1. Baskı: Şubat 2019 | Metempsikoz: Ruh Göçü
...hayvanlar aleminin sistematik düşünce tarafından sürekli taciz edildiği gerekçesiyle hayvanlar alemini savunan ve daha önce etoloji çalışmalarını, yani gelenekler ve hayvan davranışı çalışmalarını başlangıç noktası olarak alan pozitif bilimlerin çeşitli öğelerini de kendisine katarak ayan beyan bir felsefi dönüş gerçekleştiren, La Fontaine olmuştur. Bu tür bir düşünceye sahip olan ilk kişi odur, fakat elbette son kişi değildir çünkü 17. yüzyılın başında hayvan davranışı kuramı yavaş yavaş felsefi kuramdan uzaklaşmış ve deneysel bir bilim, bir deney konusu haline gelmiştir.
Sayfa 63 - Norgunk Yayıncılık, 1. Baskı: Şubat 2019
İnsanlar hangi konuda olursa olsun paylaşmadıkları fikirlere güçlükle katlanırlar.
1600 yılında yakılan Giordano Bruno Rönesans'ın en güçlü filozoflarından biridir. O, düşünceyi en uç sınırlarına götüren bir metafizikçi, öğretilerinin genelliği ve kapsamı açısından en sağlam bilim adamıdır. Bruno farklı farklı hareket tarzlarına sahip dünyaların olduğunu, bu dünyalarda da yaşanabildiğini, yalnızca bizim dünyamızda değil başka gezegenlerde de hayat olduğunu ve oralarda da yaşanabileceğini öne süren bir öğreti geliştirmiştir. Bu öğretiye göre harekete geçme [animation), yani yaşam yalnızca bildiğimiz ölçekteki bireyleri değil, yıldızları da ilgilendiren bir olgudur (çünkü hareketli yıldızlar vardır), yaşam olmadığına inandığımız öğelerde de yaşam olabilir. Bir taş bile kendi tarzında hisseder ve belirli duygulanımları deneyimler. Yaşam ve bilinç yalnızca insanı biçimler gibi biçimlerle birlikte ortaya çıkan fenomenler değillerdir, onlar kozmik düzeyde varolmaya başlarlar. Giordano Bruno'nun kuramı kozmik bir kuramdır. Bu bakımdan hayvanların evrensel bir gücün taşıyıcıları olan varlıklar olarak görüldükleri ve sonuçta aşağılanmamaları, insanın karikatürü olarak aşağı varlıklar olarak görülmemeleri gerektiği açıktır.
Sayfa 53 - Norgunk Yayıncılık, 1. Baskı: Şubat 2019
Reklam
Yaşam her yerde aynıdır. Bir istiridyede, bir ağaçta, bir hayvanda ya da bir insanda yaşam hep aynı talepleri yineler.
Sayfa 40 - Norgunk Yayıncılık, 1. Baskı: Şubat 2019
İnsanlar hangi konuda olursa olsun paylaşamadıkları fikirlere güçlükle katlanırlar.
Sayfa 9 - Norgunk Yayıncılık, 1. Baskı: Şubat 2019
Halbuki küçük kuşlar daha doğar doğmaz yiyeceklerini arama yeteneğine sahiptirler, böcekler nasıl uçacaklarını bilerek doğarlar. İnsan hiçbir şey bilmez. Doğa ona adeta üvey evlat muamelesi yapmıştır. Her şeyi sıfırdan öğrenmesi ve hayatta kalmak ve kendisini bekleyen temel tehlikelerden korunmak için uzun yıllar boyunca anne babasına bağlı yaşaması gereklidir. Fakat buna karşılık onun aklı vardır. Hayvanlar içinde, dimdik ayakta durmasını, gözlerini bakmak ve gökyüzünü izlemek için kullanmasını bilen bir tek o vardır.
Sayfa 42 - Norgunk Yayıncılık, 1. Baskı: Şubat 2019
Stoacılar ve İnsan, Seneca bakış açısıyla
Örneğin bütün canlı varlıklarda doğal savunma biçimleri olduğunu söyler Seneca. Bir kısmı onları soğuktan koruyan güzel bir kürke sahiptir, bir kısmının pulları, bir kısmının dikenleri, bir kısmının yakalanmalarını zorlaştıran yapışkan derileri vardır, bir kısmı sert bir kabukla sarmalanmıştır. İnsanın ise hiçbir şeyi yoktur. O doğduğunda dışarı fırlatılmış [dtjectus], yere bırakılmış ve hareket etmekten bile yoksun bırakılmıştır. Halbuki küçük kuşlar daha doğar doğmaz yiyeceklerini arama yeteneğine sahiptirler, böcekler nasıl uçacaklarını bilerek doğarlar. İnsan hiçbir şey bilmez. Doğa ona adeta üvey evlat muamelesi yapmıştır. Her şeyi sıfırdan öğrenmesi ve hayatta kalmak ve kendisini bekleyen temel tehlikelerden korunmak için uzun yıllar boyunca anne babasına bağlı yaşaması gereklidir. Fakat buna karşılık onun aklı vardır. Hayvanlar içinde, dimdik ayakta durmasını, gözlerini bakmak ve gökyüzünü izlemek için kullanmasını bilen bir tek o vardır.
Sayfa 42 - Norgunk yayıncılık
50 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.