Her Gün Gönderileri
Her Gün kitaplarını, Her Gün sözleri ve alıntılarını, Her Gün yazarlarını, Her Gün yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir şeyleri sırf yapmış olmak için yaptığınızda yaptığınız şeyi inceleyecek bol vaktiniz oluyor. Eskiden bu ilgimi çekerdi. Şimdiyse üstünde anlamsızlığın lekesini taşıyordu.
Sayfa 118Kitabı okudu
Bundan sonra nereye gidersem sen de oraya benimle gelene dek idare etmeyeceğim.
Aşkın her şeye galip gelmesini istedim. Fakat aşk hiçbir şeye galip gelmiyordu. Kendi başına hiçbir şey yapamıyordu.
Onun adına galip gelelim diye bize güveniyordu.
Bedeniniz tarafından ihanete uğramak berbat bir şeydir. Yalnızlık da çektirir çünkü bu konuda konuşamazsınız. Vücudunuzla aranızda bir mesele olduğunu hissedersiniz. Asla kazanamayacağınız bir savaş olduğunu hissedersiniz... Yine de günbegün savaşırsınız ve bu da sizi bezdirir. Görmezden gelemeye çalışsanız bile görmezder gelmeye çalışırken harcadığınız enerji sizi tüketecektir.
İşte aşk bunu yapar: Size dünyayı tekrar yazma isteği verir. Siz karakterleri seçme, arka planı kurma, kurguya yön verme isteği verir. Sevdiğiniz kişi karşınızda oturur ve siz, elinizden gelen her şekild bunu mümkün kılmak, sonsuza kadar mümkün kılmak istersini Bir odada, baş başa kaldığınızda da, böyleymiş, böyle kalacakm gibi yapabilirsiniz.
Bazı insanlar, zihinsel hastalığın ruh haliyle, kişilikle ilgili olduğunu düşünürler. Depresyonun sadece bir tür hüzün olduğunu, Obsesif Kompulsif Bozukluğun bir tür titizlik olduğunu zannederler. Bedenin değil, ruhun hasta olduğunu düşünürler. Bu konuda seçme şansınız olduğuna inanırlar.
Ben bunun ne kadar yanlış olduğunu biliyorum.
Çocukken anlamazdım. Yeni bir bedende uyanır ve neden her şeyin sesi kısılmış, rengi solmuş gibi geldiğini kavrayamazdım. Ya da tam tersini... Fişek gibi, amaçsız, istasyondan istasyona atlayan, sesi ardına kadar açık bir radyo gibi olurdum. Bedenin duygularına erişemediğim için hissettiklerimin bana ait olduğunu varsayardım. Ancak sonunda bu dürtülerin tıpkı göz rengi ya da ses gibi bedenin bir parçası olduğunu fark ettim. Evet, hisler kendi başlarına elle tutulabilir değildir, şekilsizdir ama bu hisleri açığa çıkaran sebepler kimyaya, biyolojiye dayanır.
Hayatın nasıl olduğunu, tek bir bedendeyken anlamak öyle zor ki. Olduğun kişiye sıkışıp kalıyorsun. Ama kimliğin her gün değiştiğinde... evrensel olana daha çok temas edebiliyorsun.
Bedeni kabuk olarak düşünmek hatadır. Herhangi bir zihin ya da ruh kadar etkindir. Kendinizi ona ne kadar kaptırırsanız hayatınız o kadar zorlaşır. Kendini aç bırakanların, bilerek kusanların, oburların ve bağımlıların bedenlerinde bulundum. Hepsi de davranışlarının, hayatlarını güzelleştirdiğini düşünüyorlar. Ancak sonunda beden onları hep yeniyor.
Bazen beden, hayatı ele geçirir. Bazen bedenin arzuları, bedenin ihtiyaçları hayata yön verir. Anahtarı bedene verdiğinizden haberiniz olmaz. Fakat eline tutuşturursunuz ve kontrol onun eline geçer. Kabloları kurcalarsanız, kablolar işi devralır.