Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Heykelden Taşa ve Nobel Konuşması

José Saramago

Sayfa Sayısına Göre Heykelden Taşa ve Nobel Konuşması Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Heykelden Taşa ve Nobel Konuşması sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Heykelden Taşa ve Nobel Konuşması kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bize verilen ismi biliriz, sahip olduğumuz ismi değil.
Bize verilen ismi biliriz,sahip olduğumuz ismi değil.
Sayfa 9 - Kırmızı kedi yayıneviKitabı okudu
Reklam
Sunuş - Pilar del Rio
İsimlerin kaderi yazılı değildir, işte bu yüzden bazen bizi büyüleyen kim süprizler ortaya çıkar. Jose Saramago, “Bize verilen ismi biliriz, sahip olduğumuz ismi değil.” demişti, ne de olsa insanın kendisiyle buluşabilme ayrıcalı zamanla kazanılan bir şeydir.
Sayfa 9 - Kırmızı Kedi Yayınevi
İsimlerin kaderi yazılı değildir, işte bu yüzden bazen bizi büyüleyen kimi sürprizler ortaya çıkar. Josa Saramago, "Bize verilen ismi biliriz, sahip olduğumuz ismi degil, " demişti. Ne de olsa insanın kendisiyle buluşabilme ayrıcalığı zamanla kazanılan bir şeydir.
pilar del rio:
jose saramago, "bize verilen ismi biliriz, sahip olduğumuz ismi değil," demişti, ne de olsa insanın kendisiyle buluşabilme ayrıcalığı zamanla kazanılan bir şeydir.
Sunuş- -Pilar del Rio
1998 yılının nisan ayında İtalya’daki Torino Üniversitesi, farklı ülkelerden bir grup tanınmış profesöre Jose Saramago’nun eserlerini incelemek için bir araya getirdi. Her ne kadar kendisinden bahsedildiğinde utanıp sıkılsa da, Jose Saramago bu buluşmaların çoğunu disiplinli bir öğrenci gibi bizzat takip etti. Dinlediği sunumlarda profesörler tarafından kitap kitaplarına yüklenen bilgi bolluğu karşısında hayrete düştüğü de oldu, yazdıklarına atfedilen anlamlara güldüğü de, üniversitelerden ziyade gazetecilik klişelerine yakın bazı indirgemeci basitleştirmelere katılmadığı da. Her halükarda, keyfi hep yerindeydi, çünkü buluşmalar olağanüstü bir edebiyat tutkusunun hakim olduğu bir ortamda, dostane bir kutlama havasında geçiyordu. Etkinliğin sonunda planlandığı üzere söz alan yazarın tercihi önceden hazırlanmış bir metni okumak ya da ders vermek olmadı, gayet yalın bir biçimde, sohbet edercesine, diğer katılımcıların sundukları fikirlerden yola çıkarak eserlerine dair düşüncelerini dile getirdi ve kendini buluşmanın her anında hissedilen nezaket, zeka ve müziğin akışına bıraktı.
Sayfa 9 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Reklam
“Ne de olsa insanın kendisiyle buluşabilme ayrıcalığı zamanla kazanılan bir şeydir.”
“Bize verilen ismi biliriz, sahip olduğumuz ismi değil,”
Böyle anların kayda geçirilmesi gereklidir.
Sayfa 10 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Sunuş - Pilar del Rio
Heykel ve Taş Başlığının zihinlerde canlandırdığı imgeye bir unsur daha ekledi ve bu sayede gerek söyledikleri gerekse edebiyat kariyeri daha anlaşılır hale geldi:Heykelden Taşa. … Böylece edebiyat sezgisini daha açık şekilde anlayabilmek mümkün oldu. Neden sezgi diyoruz? Çünkü bu sayfalarda kendini programlanmamış bir yazar olarak tanımlayan Jose Saramago, sistematik bir düşünce sürecinin ardından yazım yaklaşımının değişmiş olduğu sonucuna varmış değildi. Yöntem ve amaçlarına dair bir tanı geliştirmek uğruna, katettiği yolu Loyola’lı Aziz Ignatius kusursuzluk üstüne kurmamış, doğal bir biçim benimsemişti, çalışırken gözlemlediği kadarıyla kaçış noktasının dayatmacılığı yüzünden en merkezdeki fikre odaklanmaktan başka bir şeye fırsat bulamıyordu. Böylece kitapları yalınlaştı, giderek daha ölçülü hale geldi, ama bir yandan da, söylediklerine açıklık getirebilmek için, görünenler kadar biçimlerin kıvrımlarında, saklanları da aktarmak gerektiğine inandığı zamanlardan kalma güzelliğini kaybetmedi. Torino’da duyumsadığı sezginin ardından anladı ki asıl ilgisini çeken, taşın içini betimlemekti, böylece büyük sorular sorabileceğine, hata belki bu soruların yanıtlarını ifşa edebileceğine emindi. Ölmeden aylar önce Jose Saramago Kabil’i yazdı, safi kurmacadan meydana gelen düz bir çizgi halinde akan bu müthiş roman, İnci’nin metnindeki görüşleri irdeliyor, bunları dile getirirken hiçbir boşluk bırakmayacak denli iddialı bir tavır takıyordu. Bu kitabın sonu, Jose Saramago’nun yazarlık kariyerinin de sonu olarak görülebilir: “Hikaye bitti, anlatacak başka bir şey olmayacak.”
Sayfa 11 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Reklam
Sunuş - Pilar del Rio
Bu kitabın sonu, Jose Saramago’nun yazarlık kariyerinin de sonu olarak görülebilir: “Hikaye bitti, anlatacak başka bir şey olmayacak.” Ya da belki olacak, çünkü ya da okur gündüz vakti zihnini meşgul eden kelimelerin etkisini geceleyin hissedecek. Farklı bir yaklaşım daima bulunacak ve kuşkusuz, heykel ve taş mecazını duyduktan sonra ya da kitabın sayfalarında José Saramago ile gezdikten sonra, farklı bakış acıları bildirecek ve müşterek alanlarımız daha aydınlık hale gelecek.
Sayfa 12 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Sunuş - Pilar del Rio
Jose Saramago kitaplara özen gösterilmesi gerektiğini, çünkü her birinin içinde bir insan, bir yazar taşıdığını söylerdi. Bu kitap da yazarın evi sayılır. Şüpheleri, şaşkınlıklara ve ifşaları hep burada, keza bir gün anlamak ve sevilmek için yazmaya karar veren insanın, eserini de kendisiyle beraber büyüdügunu görmekten duyduğu içten memnuniyet de öyle. Jose Saramago söylemeden geçmiş olmasına rağmen okur da kabul edecektir: Kitapların içinde okullar da yaşar, onlar da tıpkı kendisi gibi, anlamak için okurlar, yalnız kalmamak için, saygı göstermek için. Neticede bir kitap, ister kurmaca olsun ister deneme ister şiir iki kişi arasında bir yükümlülük belirtir, bu mutlu bir evlilik olabilir de olmayabilir de.
Sayfa 12 - Kırmızı Kedi Yayınevi
pilar del rio
bu kitabın sonu, jose saramago'nun yazarlık kariyerinin de sonu olarak görülebilir: "hikaye bitti, anlatacak başka bir şey olmayacak." ya da belki olacak, çünkü kışın keşfedilen şey daima yazın okunabilecek, ya da okur gündüz vakti zihnini meşgul eden kelimelerin etkisini geceleyin hissedecek.
230 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.