Hilal ve Haç Kavgası
Halil HâlidSözler ve Alıntılar
Islamiyet'in kadınlardan boşanma yetkisini tamamen kal dirdiği iddiası da yanlıştır. Şeriatın hükmü yalnızca erke geniş ve imtiyazlı yetki ve kadına da sınırlı ve şartlı bir yetki vermekten ibarettir. Boşanma konusundaki bu büyük eşitsizli gin sebepleri, dışarıdan bakılınca pek garip karşılanabilir. F kat mesele incelenince ayırım yapma ve imtiyaz sebebinin pek önemli olduğu meydana çıkar. Eğer kadınlara erkekler kadar boşanmayı isteme yetkisi verilmiş olsaydı, pek çok kimsele için sürekli bir aile hayatı zevkinden lezzet alma ihtimali ka mazdı. Çünkü kadınların yaratılışında bulunan bazı hass hällerden dolayı evlilik bağı her an koparılabilmek tehlikesire maruz kalırdı. Hoşa gitmeyen çok küçük olaylar bile, kadın ların anlayışını ve metanetini bozabilir ve asabiyet ile kadn lann dengesi çığırından çıkıverince aile felaketini hazırlaya kavga, ayrılma ve boşanma süratle birbirini takip edebilir. İşte kadınların ruhi durumlarından ileri gelen bu tehlike dolay sıyladır ki, boşanma yetkisi kadınlara öyle kolayca verilme
Çünkü karşı koyma gücü sınırlı olan Doğu milletlerinin millî istiklallerini kaldırmak, mevcut müesseselerini başkalaştırmak veya yok et- mek, atalarından kalan ve onlar tarafından değerli sayılan her şeyi bozmak veya çığırından çıkarmak gibi hareketlere "me- denilik" sıfatı verilemez.Aksine bu gibi muameleler, o geliş- miş Batılıların duygularında atalarından miras kalan bir çe- şit vahşice hevesin hâlâ hükmünü yürütmekte olduğunu ispat eder.
Tarihlerin yazdığı gibi, batıl inançlardan dolayı ihtiyat ted biri bir âdet olarak birçok Arap, kızlarını diri diri gömereka dürüyorlardı. İslamiyet bu zalim âdeti ortadan kaldırdı. Bu beple kadın nüfusunun sayısı arttı. Diğer taraftan ise İslam ortaya çıktığı ilk zamanlar, kâfirlere karşı daima savaşması dan dolayı Müslüman erkeklerinin sayısı
Şimdi karşımızdakilere şu soruları soralım: Çin ülkesi hiçbir Islam devleti tarafından fetholundu mu? Olunmadı ise Çin'de bulunan milyonlarca Müslüman bu dini nasıl kabul etti? İslam kılıcı Çin'de hiçbir zaman parlamadı. Halbuki Çin Müslümanlarının sayısı, vaktiyle Çin'de Fransa elçiliği yap- mış Philibert Dabry de Thiersant isimli zatın Le Mahometisme en Chine isimli eserinin önsözündeki hesabına göre yirmi milyonu geçmektedir. Avrupalılar tarafından daha sonra ya- pılan incelemelere göre Çinli Müslümanların sayısı otuz ile otuz beş milyon arasındadır. Çin'e giden bazı Arapların aracı- lığı ile İslamiyet'in Çinliler tarafından tek tük kabul edilmesi miladi 7. yüzyılda başlamıştı ve yine bu yüzyıl içindedir ki, Çin'e giden çok sayıda Nasturi papazları Hristiyanlığı benim- setmeğe koyulmuşlardı. O hâlde niçin Hristiyanlık Çin'de, Is- lam dini kadar yayılış harikası gösteremedi? 17. yüzyılda ve özellikle 19. yüzyıl başında, Uzak Doğu'daki Hristiyan mis- yonerliği, Batı ülkelerinin dinî cemiyetleri tarafından çok bü- yük yardımlara kavuştu. Bütün bu uygun ortam ve imkânlara rağmen bugün Çin'deki Müslümanlara oranla Hristiyan olan Çinlilerin sayısı çok fazla değildir.
Yine Hristiyanlarla yakınlık kurmak arzusuyla Müslüman erkeklerin Hristiyan kadınlarla evlenmesi meşru sayılmıştı ki, Müslümanlarla evlenen kadınların din değiştirmeye zorlan- malarına hiçbir şekilde cevaz verilmedi. Hristiyan kadından doğma bir İslam kumandanı annesinin ibadeti için bir kilise inşa ettirmişti (T.W. Arnold, The Preaching of Islam, s. 59). İslam kitaplarında yazdığına göre, hasta veya yaşlı Hristiyan annesi kiliseye gitmişse, o Müslüman'ın annesini, değil at veya araba ile, hatta zaruret olursa arkasına alıp eve getirmesi gerektir.
Kendi kiliselerinin gelişmeye engel olan tutumu hak- kındaki tarihi kayıtları dikkate almayıp da İslamiyet'i geliş- meye engel olarak göstermeye çalışan Hristiyan yazarların haksızlığına bilmem ki ne demeli?
Kadınlar hamamı gibi yalnız kadı rin girebileceği yerler müstesna olmak üzere, bir konu hat kında iki kadın, hatta uygun görülüp şahitlik etmiş olsa bile muteber tutulmaz. Meğerki onların şehadetleri bir erk tarafından da aynen yapılmış olsun. Bu fikhi hüküm Islamd eskiden beri vardır. İki insan cinsinin ruhi niteliklerini ino leyen günümüz ilim