Hitler İsteseydi...
Ali DönmezHitler İsteseydi... Sözleri ve Alıntıları
Hitler İsteseydi... sözleri ve alıntılarını, Hitler İsteseydi... kitap alıntılarını, Hitler İsteseydi... en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İnsanların küçümsenemeyecek bir bölümü söyleneni, içeriğine bakmaksızın yerine getiriyorlardı. Buyruğun, ilgili bir yetkeden [otoriteden] geldiğini algıladıkları sürece, herhangi bir vicdan sınırlaması söz konusu olmaksızın, yürürlüğe konduğu görülüyordu."
Sayfa 25 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Kentlerde yaşam
En son olarak da önlem alınmaması durumunda, bireyi yutacak boyutlarda, yoğun girdileri emmeleri için uzmanlaşmış kurumlar yaratmaktır. New York'ta yaya kaldırımlarını sürekli dolduran bir dilenciler ordusuna dönüşebilecek 1 milyon kişinin parasal gereksinimleri ile ilgilenen sosyal hizmet kurumları vardır.
Sayfa 46 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
"Bazı insanların psikolojik olarak kendilerini içinde buldukları koşulların bağıntılarından kurtarmada yetersiz kaldıklarını söylediğimize göre benim görüşümün felsefesel bir sav olduğu düşüncesi oldukça doğrudur. Fakat böyle olması, koşulların etkisiyle, boyun eğenleri ahlâksal sorumluluktan kurtaramaz."
Sayfa 27 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Gardiyanlar da "kişiliksizleştirilmişlerdi". Tek tip gri üniformalar giyiyor, kendileri ile gözle iletişimi olanaksız kılan gümüş yansıtıcılı güneş gözlükleri takıyorlardı. Kendilerine verilen plâstik sopalar, düdükler, kelepçeler, hücre ve "giriş kapısı" anahtarları güçlerinin simgelerini oluşturuyordu. Gardiyanlarımız, nasıl
Sayfa 33 - 34 Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Williams James
Bir kişinin, onu tanıyan ve kafalarında onun bir imgesini taşıyan insanların sayısı kadar çok toplumsal benliği vardır. Fakat imgeleri taşıyan bireylerin doğal olarak sınıflara ayrıldığında, düşüncelerine önem verdiği kişilerden oluşan ayırtkan grupların sayısı kadar toplumsal benliğe sahip olduğunu söyleyebiliriz. Birey bu farklı gruplardan herbirine genellikle, farklı bir yönünü gösterir.
Sayfa 165 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Stanley Milgram sosyal psikologdur ve 1960 yılında Yale Üniversitesinde mesleğine başladığı zaman, bilimsel olarak, Almanların farklı yaratıklar olduklarını kanıtlamayı amaçlayan bir tasarımı vardı. Almanlar farklıdır varsayımı, Yahudi'lerin Üçüncü Reich tarafından sistemli kırımını açıklamak için William L. Shirer gibi tarihçilerce kullanılagelmiştir.
Sayfa 9 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
İnsanların böylesine uysallığı karşısında gerçekten şaşırmalı ve tetikte mi olmalıyız. Hepsi uymayı reddetselerdi daha ürkütücü olmayacak mıydı? İlgili yönetici yetkeye uyma olmaksızın, uygar bir toplum düşünülemezdi. Uygar bir toplum olmaksızın, 17. Yüzyılda Thomas Hobbes'un dediği gibi "herkesin herkese karşı olduğu" savaş koşulları geçerli olacaktı ve yaşam "yalnızlık içinde, yoksul, kötü, yabancıl ve kısa" olacaktı.
Sayfa 25 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Kurt Vonnegut Jr. [Amerikalı hümanist yazar] 1996'da Mother Night'a yazdığı önsözde biraz da, parmakları şok düğmelerindeki insanlar, siz, ben ve belki de Milgram için bir şeyler söyler: "Eğer Almanya'da doğmuş olsaydım, sanırım Yahudi, Çingene ve Polonyalı kanına susamış, etrafta kar yığınlarından fırlayan ölü çizmeleri bırakan, kendimi üstün ırkımın tatlı üstünleri ile ısıtan bir Nazi olacaktım."
Sayfa 28 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Eğer, benzer tepkileri gerçek bir tutukevinde gözlemiş olsaydık, bir yanda, tutukevi sisteminin eleştiricileri gardiyanlara "psikopat" etiketi yapıştırmada çabuk davranırken, öte yandan psikiyatristler, herhangi bir tutuklunun davranışını özyapı çatlaklarının ya da kişilik uyumsuzluklarının bir ürünü olarak açıklayabilirlerdi. Davranış bozukluklarının kaynağı belli bir kişinin ya da grubun içinde algılama yönündeki bu eğilim çevresel ya da ortamsal etkenlerin gücünü yeterince değerlendirmemektedir...
Sayfa 42 - 43 Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
"Gerçek" tutuklular, genellikle, güçsüzlük, bağımlılık, engellenmişlik, çaresizlik, bilinmezlik, aşağılanmışlık ve cinsel zayıflık duygularından, keyfi denetimden yakınırlar. Yalnızca kısa bir süre için bir deneye katıldıklarının bilincindeki gönüllü deneklere böylesine güçlü psikolojik duygular yaratmak hem yararı, hem de insancıl
Sayfa 32 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
İki hafta süreli deneysel tutukevi yaşamını planlarken bir yandan "tutuklular" adı verilen insanları özgürlüklerini, yurttaşlık haklarını, bağımsızlıklarını, ve özel yaşamlarını yitirdikleri, diğer yandan da "gardiyanlar" adı verilen diğerlerinin, kendilerine bağımlı kişilerin yönetim denetim sorumluluğunu yüklenerek toplumsal güç ve kazandıkları süreci daha iyi anlamayı amaçlamıştık.
Sayfa 30 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
"Eğer, bu çalışmada [Milgram Deneyi], 'herhangi' bir araştırıcı, yetişkinlere, elli yaşındaki bir adama, tüm itirazlarına karşın, işkence etmelerini, başarılı olarak, buyurabilir ve buna zorlayabilirse, çok daha büyük yetki ve saygınlığa sahip olan devletin, yetkesi altındakilere neler yaptırabileceği düşüncesi insanı şaşırtabilir."
Sayfa 25 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
İnsanlar tembel algılayıcılar (McGuire, 1969) ya da biraz daha cömert davranırsak bilişsel cimriler olarak tanımlanabilirler. (Taylor, 1981).
Sayfa 237 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Girdisi kapasitenin çok üstünde bir sistemin gösterdiği üçüncü bir tepki, yükü etkileşimlerdeki taraflardan birine kaydırabilmek için, belli toplumsal etkileşimlerde; kuralları yeniden düzenlenmektir. Böylece, New York otobüs sürücüsü, önceleri yolculara para bozup, bu yüzden huzursuz olurken, şimdi bu sorumluluk yasalarla, gerekli bozuk parayı tam olarak yanında bulundurmak zorunda bırakılan yolcuya kaymıştır.
Sayfa 46 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
[Kentlerde yaşam] Seçicilik ilkesi zaman ve enerji yatırımını yalnızca çok iyi tanımlanmış girdilere ayırmayı gerektirir (belli bir amaçla bir kalabalık arasında yürüyen kentli caddedeki sarhoş hastayı görmezlikten gelir).
Sayfa 46 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu