Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hz. Hızır Kimdir?

Nilüfer Dinç

Öne Çıkan Hz. Hızır Kimdir? Gönderileri

Öne Çıkan Hz. Hızır Kimdir? kitaplarını, öne çıkan Hz. Hızır Kimdir? sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Hz. Hızır Kimdir? yazarlarını, öne çıkan Hz. Hızır Kimdir? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“At ve üzengi, deniz kıyısına kadar gider. Ondan sonra tahtadan bir at gerek. Aklın seni Padişah (Allah) kapısına getirinceye kadar iyidir. Aranır ve istenir. Fakat Kapı’ya geldiğin zaman sen onu boşa. Çünkü o artık senin için zararlıdır, yolunu keser. O’na ulaşınca kendini bırak, artık senin nedenle niçinle ilgin kalmamıştır.” (Mesnevi, VI, 696, 4633)
Biz dilediğimiz kimsenin derecelerini yükseltiriz. Her ilim sahibinin üstünde daha iyi bir bilen vardır. (YUSUF: 12/76)
Reklam
Hızır varlığımızın içinde “Sonsuz Olan”la irtibatımızı sağlayan arşetipsel bir kimliktir. O ölümsüzdür, ebedidir. Tüm söylenceler, efsaneler insanın sahip olduğu bu özelliği hatırlatmak içindir. O bazen bir arkadaş, bazen esrarengiz bir yabancı olur ya da bizzat kendimiz Hızır oluruz.
184 syf.
7/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Hz Hızır fenomenini anlatan bir kitap ama yine karanlıkta kalan bir adım bile yaklaşamadığım bir konu. Tavsiyem serhat ahmet tan ın kitapları eğer bu tür konular ilginizi çekiyorsa
Hz. Hızır Kimdir?
Hz. Hızır Kimdir?Nilüfer Dinç · Sınırötesi Yayınları · 201016 okunma
Hz. Musa Hızır’a serzenişte bulunurken, kendi akıl yürütmesiyle iyikötü çerçevesinde olayı ele alır. Hızır ise bilgisine göre hareket eder. Görünenin arkasın- da görünmeyen etkilerin olduğunun, duyulara güvenerek yargılarda bulunmanın eksik olduğunun dersini verir. Bilgi ile davranışın, vicdan ve sevgiyle davranıştan üstünlüğünü gözler önüne serer. İyi kötü perspektifinden bakıldığında Hızır başka bir iyi ve kötüyü gösterir; bize iyi gelenin kötü olabileceğini, kötünün iyi olabileceğini.. Dünyasal düzlemden bakarsan bu şekilde, biraz yukarıdan bakarsan kötünün ardında iyi var ve daha yukarıdan baktığında aslında tek bir şey var. Ancak bu dualist sistemde bunu bu şekilde ifade edebiliyoruz, aksini tam anlamıyla idrak etmek bu zaman ve mekanda çok zor. Bu bilgiyi hiç akıldan çıkarmadan, farkındalık kapasitemizin genişliğini düşürmeden yaşamak ancak bu içselleştiği zaman mümkün olabilir. Bu durum zaten öyle bir dönüştürücü bir andır ki, algıyı bir an için bile olsa başka bir yöne çevirmek mümkün olmaz.
Hızır Hz. Musa’nın sabredemeyeceğini de baştan biliyor ve uyarıyor, “anlamadığın şeye nasıl sabredeceksin?” Anladıktan sonra sabretmek kolay zaten... Hakikati gördükten, bildikten sonra sabıra ne gerek var, orada zaten sabırın yeri de yok, gereği de yok. Sabır bu dünyanın bilgisi, burada lazım. Hızır bu dünyayı da, sabrı da, Hz. Musa’yı da biliyor ve sabredemeyeceğini de... Çünkü yasayı uygulayan o, Hz. Musa ise o yasaya tabi. Bir yasayı uygulayabilmek için onu kapsamak gerekir. Kapsadığın şeyi kullanabilirsin, kapsandığın şeyden beslenirsin.
Reklam
Hz. Musa’yı şaşırtan bu olayların benzerleri kendi hayatımızda ya da yakınlarımızda olmuştur ya da olacaktır.. Biz de demek ki aynı yolculuktayız, öyleyse biz ne yapıyoruz? Bilmiyorduk diyemeyiz... Hz. Musa’yı Hızır’ın yolun başında uyarması gibi bizim için de bugüne kadar söylenmemiş bir gerçek kalmamış; tüm kadim öğretiler, semavi dinler, ”Kendini tanı” demiş, ”sabrı” öğütlemiş... Hızır’ın Musa’ya öğüdü gibi...
Samandağ’ın Hıdırbey köyünde Hatay’ın en meşhur Hıdırbey çınarı bulunur. Halk arasında yaşı iki bin ile üç bin arasında değiştiği rivayet edilen çınar için yapılan ölçümler 800-900 yaşında olduğunu ortaya çıkarmıştır. Çok eskilerde berber dükkanı olarak kullanılan bu çınar şimdi halka açık bir ziyaret yeridir. Bu ağaçla da ilgili bir söylence anlatılmaktadır:
18 öğeden 11 ile 18 arasındakiler gösteriliyor.