Sözler ve Alıntılar
Öz yurdunda garipsin öz vatanında parya…
Bütün bu konuşmalara karşı Abdülmecid Efendi, Öz vatanından kovulmamak için adeta kuşlar gibi çırpınıyordu. Son bir Kurtuluş ümidiyle şunları söyledi:
"sarayımdan beni zorla mı çıkaracaksınız? "
Vali ve polis müdürü aynı anda konuştu:
" Evet, Gerekirse zorla çıkaracağız!"
Sayfa 351Kitabı okudu
"İkiyüzlü insan Cehennemin en alt katındadır."
Sayfa 235Kitabı okudu
Yavuz Sultan Selim bir gün Mısır'da gezerken Meymendi Tekkesi'ni ziyaret eder. Türbe kafesinin dibinde üstü başı kirli, yamalı biri karşısına çıkarak şöyle der:
"Yâ Selim, Allah dostlarına sakın zulmetme, onlara kefilim, mısır bilginlerine riayet eyle."
Bunun üzerine Sultan Selim cevap verir:
"Aşk ola yâ derviş, biz Muhammed yolundan gidenlerle beraberiz."
Sayfa 100Kitabı okudu
Nûr-u âlemsin bugün hem dahî mahbûb-u Hudâ
Eyleme âşıkların bir lahza kapından cüdâ
Gitmesin nâm-ı şerîfin bu dilimden dem-be-dem
Dertli gönlüme devâdır cân bulur ondan safâ
Umarım her bir adın başka şefâ'at eyleye
Ahmed ü Mahmûd Ebü'l-Kâsım Muhammed Mustafâ
(Kanuni Sultan Süleyman)
Sayfa 130Kitabı okudu
"Sen de gök gibisin, bir gün masmavi güneşlik, bir gün bulutlu."
Sayfa 79Kitabı okudu
Bir tutam dünya malına umut bağlamayan Mü'minlerin umudu hilâfet makamıydı.
Sayfa 148Kitabı okudu
"Hilafet makamı Müslümanların birleştirici gücüydü. Müslümanların Cuma namazlarında camilerde okunan hutbeleri bile haçlıları sarsmaya yetiyordu."