Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hz. Ömer Gönderileri

Hz. Ömer kitaplarını, Hz. Ömer sözleri ve alıntılarını, Hz. Ömer yazarlarını, Hz. Ömer yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
173 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
57 günde okudu
Emirü’l Mü’minin: Hz. Ömer İslâm’ın ikinci halifesi “emirü’l mü’minin” Hz. Ömer, tüm dünya için “adaletin kapısı” olarak biliniyordu. Uzun boyu, sert mizacı ve güçlü fizik yapısının yanında iyi bir konuşmacıydı. Öyle ki, Resûl-i Ekrem Ömer hakkında “Allah, gerçeği Ömer’in lisanı ve kalbi üzere yarattı”; “Allah’ın emirleri konusunda ümmetimin en kuvvetlisi Ömer’dir” demişti. Gerçekleştirdiği fetihlerle birçok toprak ve kabileyi İslâm’a kazandırmış; idarî, iktisadî, hukuk ve eğitim gibi birçok alanda İslâm’ın emirlerini uygulayarak tüm insanlara kıymetli bir miras bırakmıştı. İslâm'ın ikinci halifesi Ömer bin el-Hattâb, Fil Vak'ası'ndan on üç yıl sonra, diğer bir rivayete göre ise Büyük (Dördüncü) Ficâr savaşından dört yıl önce Mekke'de doğdu. Baba tarafından soyu Câhiliye döneminde Kureyş kabilesinin sefâret işlerine bakan Adî b. Kâ'b kabilesine dayanır ve Kâ'b b. Lüey'de Hz. Peygamber'in nesebiyle birleşir. Annesi Mahzûm kabilesinden Hanteme bint Hâşim'dir. Müslüman olmadan önceki hayatı hakkında yeterli bilgi yoktur. Babasının develerini güttüğü ve İslam'ın yasakladığı şeylere çok düşkün olduğu, iyi ata bindiği, iyi silâh kullandığı ve pehlivan yapılı olduğu belirtilir. Şiire meraklı olduğu, güzel konuştuğu, okuma yazma bildiği, ensâb bilgisini öğrendiği, ticaret yaptığı, bu maksatla Suriye, Irak ve Mısır'a gittiği, Kureyş kabilesi adına elçilik görevinde bulunduğu rivayet edilir. Ders kitabı olarak işlenmesi gereken kitablardan biri kesinlikle tavsiye ederim iyi okumalar..
Hz. Ömer
Hz. ÖmerHalid Muhammed Halid · Beka Yayınları · 201812 okunma
Gözlerimizi kamaştıran, bizi nefessiz bırakan bu parlaklığı aşmak istersek, kesinlikle istenmez ve dayanılmaz olan zorluk ve sıkıntılara hazır olalım... Bu noktada Abdullah bin Mes'ûd'un şu sözüyle yetinelim: “Maşallah Hattab'ın oğluna!... Ne müthiş adam di o...!!" "Allah ondan razı olsun"
Reklam
#'Bazen öğlenin kavurucu sıcağına aldırmadan, kaybolmasın diye, devlet hazinesine ait bir devenin peşinden koşarak... #'Bazen doğum sancısına yakalanmış kimsesiz, garip bir kadına leziz bir yemek pişirerek... #'Bazen "Ömer'in" şekillendirdiği yeni dünyada kendilerine bir yer bulabilmek için kendisine gelen çeşitli heyetleri, kumların üstünde ve hurma ağaçlarının altında karşılayıp ağırlayarak... #'Ve bazen de yirmi bir veya daha fazla yaması olan bir hırkayla minbere çıkıp, Müslümanlara öğüt ve nasihatlerde bulunarak.
Onlara şöyle der: "Dünyaya ne çabuk aldanıp kandınız?! Ömer'i bu kıyafetlerle mi karşılıyorsunuz?! Ne çabuk göbek bağladınız ve rahata erdiniz?! Siz iki sene öncesine kadar aç insanlardınız!" *Sadelik ve tevazu, onun zevk ve vakit geçirmek için yaptığı bir şey (hobi/merak) değildi... Bilakis bunlar onun dini, huyu ve sorumluluk duygusuydu...
Bakın...!! İşte Şam'ın yüksek bir yerinden şehre giriyor... Şamlılar onu karşılamaya çıkmışlar... Sert bir kumaş örttüğü devesinin üzerinde oturuyor... Bacaklarını yüklerinin iki tarafından sarkıtmış... Palan yok, üzen gi yok... Delik deşik olmuş, çok yamalı, yün bir göm lek giymiş... İnsanlar onu görünce etrafını çevirip, soruyorlar: "Mü'minlerin başkanı nerede?" "Yolda onun kafilesine rastlamadın mı?" Adam gülümseyerek cevap veriyor: "Mü'minlerin başkanı önünüzde..."
Onun gönül dünyası ve iç alemi, fedakarlık ve özveri üzerine kuruluydu... O asla sonuçlarla ilgilenmiyor ve menfaat hesapları yapmıyordu...
Reklam
"İnsanlık tarihi Ömer'e tanık olmuştur"...
Sayfa 183Kitabı okudu
O kesinlikle bir melek ve ilah değildir... Kendisine vahiy gelen bir peygamber de değildir... O insanlardan, aklını kullanan ve kararlılıkla hareket eden bir ferttir... Böylelikle adalet, şefkat ve güvenirilirlikte bu ileri seviyeye ulaşmıştır.
Sayfa 123Kitabı okudu
Yönetici yoldan çıkarsa, halk da yoldan çıkar. İnsanların en kötüsü ve bedbahtı, halkının kötü hallere düşmesine, bedbaht olmasına sebep olan yöneticidir.
Sayfa 170Kitabı okudu
Meclisinde insanlara eşit davran ki, toplumun ileri gelenleri senden yana medet ummasınlar ve zayıflar da adaletinden ümit kesmesinler.
Sayfa 166Kitabı okudu
Reklam
Nimet sahibi insanı, çekemeyen biri mutlaka vardır. İnsan oktan daha düzgün de olsa, ona kulp takan biri mutlaka olacaktır.
Sayfa 153Kitabı okudu
Din kardeşlerine daima şunu söylüyordu: “Şayet İslâm bizi onurlandırmasaydı biz anılmaya değer hiçbir şey değildik. Biz İzzet ve onuru başka yerde ararsak, zelil ve alçak kimseler oluruz.”
Her kim sadece sevgi ve akrabalık bağından dolayı birini devlet görevine getirecek olursa, Allah'a Resûlullah'a ve müminlere ihanet etmiş olur.
"Ey bu insanı yaratan Allah'ım! Seni en mükemmel sıfatlarınla över, her tür kusur ve eksiklikten de tenzih ederim...!!"
Ona göre, sorumluluk; parcalanmaz, çeşitlere ayrılmaz ve farklılaşmaz bir bütündü... Küçük sorumluluklar ve büyük sorumluluklar ve yine olağan sorumluluklar ve olağanüstü sorumluluklar biçiminde bir ayrım yoktu.. Sadece sorumluluklar vardı, o kadar...
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.