I. Mahmut Gönderileri
I. Mahmut kitaplarını, I. Mahmut sözleri ve alıntılarını, I. Mahmut yazarlarını, I. Mahmut yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
(ABD'nin Kaliforniya Üniversitesi profesörlerinden Elliot Friedman'ın 1987 senesinde nesrettiği Tevrat'ı Kim Yazdı? Adlı kitap Yahudi ve Hristiyan dünyasını karıştırdı. Friedman Tevrat'ı teşkil eden beş kitabın, beş ayrı ilahiyatçı tarafından yazıldığını ve Musa aleyhisselama indirilen Tevrat kitabının asıl nüshasiyla hiçbir surette kıyaslanamayacağını açıkladı.
Allahü teâlânın veli kullarından mübarek bir zat hep hocasından bahsedince, birisi; efendim siz hocanızı bu kadar çok seviyorsunuz, siz ondan ne öğrendiniz deyince, o mübarek zat buyurmuş ki: Bir tek şey öğrendim, o da bana yetti buyurmuş: "Kim sevilir, kim sevilmez".
Ne dinimizi öğreniyoruz, ne de yaptığımızın doğru veya yanlış olduğunu biliyoruz. Her gün az da olsa, okumaya çalışmalı. Ahirette bunun hesabını zor vereceğiz. İslamiyet bize kadar terle canla malla geldi, yani kolay gelmedi. Tarihe bakarsak Müslümanların neler çektiğini görürüz. Eshabı kiramın hiçbiri yatağında ölmedi.
Yahudiler bu tahrif edilmiş Tevrat'ın hükümlerine göre hareket ederek İslâm dinini de Hıristiyanlık dini gibi bozarak değiştirmek istemiş, bu niyetle Abdullah bin Sebe adındaki Yahudi tarafından bidat fırkası olan Şiilik kurulmuş, daha sonra da bu bidat fırkası kendi arasında bölünüp parçalanarak Büyük Selçuklu Devleti'nin yıkılışında başrolü oynayan Batıniye fırkası meydana gelmişti.
İhtiyaçsız insan, tatminsizdir, huzursuzdur, bunlardan kurtulabilmek için su gibi para harcar. Harcadıkça daha çok huzursuz olur.
Meselâ bir hastanın babası, doktorsa, babası buna etli, tatlı verince sevinip, iyi olmasaydım , bana bunları vermezdi der. Babası, etli, tatlı gibi yemekleri vermezse yine sevinir. Hastalığımı tedavi etmek için bunları vermiyor der. Allahü teâlânın da vermesine ve vermemesine böyle iman olmadıkça, tevekkül, güven sağlam olmaz.
İslâm âlimlerinin ünlülerinden ve evliyanın büyüklerinden Ubeydullah-i Ahrar hazretleri; "kalbe gelen bütün keşifleri, halleri bize verseler, fakat kalbimizi Ehl-i sünnet itikadı ile süslemeseler, kendimi mahvolmuş ve halimi harap bilirim. Bütün haraplıkları , felaketleri üzerime yığsalar, lakin kalbimi Ehli sünnet ve cemaat itikadı ile şereflendirseler hiç üzülmem" buyurmuştur.
Hasan Sabbah, 1092 tarihinde Bağdat'ta Büyük Türk Hakanı Sultan Melikşah'ı da zehirleterek öldürttü.
Roma İmparatoru Titus'un oğlu Titus mabedi ele geçirerek yaktı. Kudüs tarihinin en kanlı yıkımını ve talanını yaptı. Adete mabedi enkaza dönüştürdü ve mabetten geriye, bugünkü "ağlama duvarı" denen "batı duvarı kaldı.
Kavimlerin helakının temel sebebi; elçilerin getirdiği mesajı inkâr etmeleri ve tebliğe, olumlu cevap vermemeleri değildir. Helakın asıl sebebi, elçilerin, Allah'tan aldıkları "vahyin topluma iletilmesi, temel hakkı" nın çiğnenmesi ve hatta tamamen ellerinden alınarak, yasaklanmasıdır.
Türk devlet adamlarından Nizamülmülk, Büyük Türk Hakanı Sultan Alparslandan sonra, onun oğlu Melikşah döneminde de vezirlik yaptı. Askeri alanda ikta sistemini getirdi. Selçukluların ilk üniversitesi olan İslam Üniversitesini Bağdat'ta kurdu.
Emeviler, Eshab-ı kiram zamanında, İslam dinini, İspanya'da Avrupa'ya sokmuş, Fas, Kurtuba, ve Gırnata üniversitelerini kurup, batıya ilim ve fen ışıklarını salmıştı.
Hristiyanlık alemini uyandırıp, müspet ilerlemenin temelini ortaya koymuş, dünya yüzündeki ilk üniversite olan Keyruvan Üniversitesini , Fas'ın Fes şehrinde 859 yılında kurmuştu.
1040 yılında 20 bin atlıdan oluşan Selçuklu ordusu ile 40 bin asker ve 300 filden oluşan Gazneli ordusu arasında Dandanakan Ovasında Dandanakan Savaşı meydana geldi. Bu savaşın galibi Selçuklular oldu ve Gazneli Devleti bu savaştan sonra yıkılma sürecine girdi.
Emr-i maruf yapmamak iyi olsaydı, günah işleyen bir kavim helak olurken, bunları yapmayan abit de birlikte helak olmazdı. Nitekim bir hadîs-i şerifte "Allahü teâlâ Cebrail aleyhisselama, filan şehri yerin dibine geçir, diye emretti. Cebrail, ya Rabbi! Bu şehirdeki filanca kulun sana hiç isyan etmedi. Hep itaat ve ibadet ediyor deyince, onu da beraber geçir! Zira günah işleyenleri görünce, bir kerecik yüzünü değiştirmedi" buyuruldu.