Ruh, bedene istemeden girer, giderek bedene alışır sevgi ile bağlanır ve ünsiyet kazanırsa da asıl vatanını düşündükçe hüzünlenir ve ulvi âlemi arzu etmeye başlar.
Yüce ruhlar tevazu sahibidirler ve hep iyilik yaparlar. Alçak ve zayıf ruhlu kimseler ise kendilerine gerektiğinden fazla değer verirler. Bunlar, üç damla su ile ağzına kadar dolan vazolara benzerler.
Birincisi doğruluğunu apaçık olarak bilmediği hiçbir şeyi kabul etmemek, acele ve peşin hüküm vermekten kaçınmak ve verdiği hükmün şüphe barındırmamasına dikkat etmek.