Hz.Ali İman evvelâ beyaz bir nokta olarak görünür. Kul, sâlih amel işlediği zaman, bu nokta gelişir, büyür ve bütün kalbi istila eder. Böylece kalp, bembeyaz kesilir. Nifak da, evvelâ siyah bir nokta halinde bulunur. Allah'ın yasakları irtikâp edildikçe bu siyahlık gelişir, büyür ve sonunda bütün kalbi kaplar. Bu şekilde kalp simsiyah kesilir ve üzerine adeta mühür vurulur. İşte mânevî mühürleme budur' diyerek şu ayeti okumuştur:
Hayır, (zannettikleri gibi değil), doğrusu onların kazandığı günahlar kalplerini kaplamıştır.
(Mutaffifin/14)
Allah'ı,her hâlükârda zikretmeye çalışmak ve her emri Allah'ın dileğine ve meşiyetine havâle etmektir. Allah Teâlâ bu edebi Hz. Peygamber'e şöyle öğretmektedir:
Hiçbir şey hakkında 'Bunu yarın yaparım' deme! Ancak 'Allah dilerse (yaparım)' de! Unuttuğun zaman da Allah'ı an ve 'Olur ki rabbim beni,
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki :
Kabe’yi yedi defa başı açık ,yaiın ayak tavaf eden kimse, bir köle azad etmiş gibidir.Yağmur altında yedi kere tavaf edenin ise geçmiş günahları affedilir.
Hasan el-Basri şöyle demiştir: "İki taife bid'atların en kötülerini icad etmişlerdir. Bu taifelerden birisi, kendilerine göre dinde bir görüş ve tatbikat uyduran, sonra da, cennete ancak kendilerinin gideceğini söyleyenlerdir...