İki Kere Doğanlar
Guiseppe Pontiggaİki Kere Doğanlar Sözleri ve Alıntıları
İki Kere Doğanlar sözleri ve alıntılarını, İki Kere Doğanlar kitap alıntılarını, İki Kere Doğanlar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beden bilgisini yitirdi ve bunu zihniyle yeniden edinmek zorunda. Milyonlarca yılda edinilmiş bilginin on yıla sığdırılması gerekiyor: doğalmış gibi davranmak, tam zamanını yakalamak, yerinde tepki verme taklidi yapmak. Bizlerin de engelliye dönüştüğümüz bir dünyaya ikinci kez doğmak.
Franca koridora gelerek, "Çocuğu düşünüp durmaktan vazgeçer misin?" diyor.
Sayfa 119 - Can yayınları
Bunu beklemiyordum değil mi?
On-on beş yaşları arasında birkaç yıl boyunca, değişik olaylar karşısında bana böyle dedi. Telefonla o sevdiği pop müzik konserlerinden birine, gişe memurunun sözünü kesmesine gerek kalmadan iki kişilik yer ayırtabildiğinde. Genellikle onun ağır ağır, vurgusuz kimi zaman hatalı konuşmasını duyanlar biri alay ediyor sanıp yüzüne kapatıyorlar. O, teslim bayrağını çekmiyor, yüzü ter içinde kalıyor, gözleri parlıyor; bu da beni hem gururlandırıyor hem de çileden çıkarıyor. Telefon konuşmasına müdahale etmek, hattın öteki ucundaki kişiyi daha dikkatli ve nazik olması konusunda paylamak, hemen o 'anlamıyorum,' sözcüğüne başvurmaması ve bu sözü söyledikten sonra sevinmesi değil, pişman olması gerektiğini anımsatmak geliyor içimden.
Sayfa 167
Sözgelimi bize, kaslara yönelik çalışmaların Fransa Bisiklet Turu'nun etaplarına benzediğini söylüyordu. Bisikletçiler günbegün ilerler ve onları bekleyen dağları 'görmezler'. Bir 'görseller' aslında topladığında Everest'in tepesinden daha yükseğe varmış olan sporcular, sürekli arkalarına bakarak dünyanın çatısını fethetmeyi reddedebilirler. Kısmi hedefe kilitlenen dikkat son hedefi saptayamaz ve böylece en azından pek çok durumda bu hedefe varmayı engeller.
Sayfa 112 - Can yayınları
Kimi zaman gözlerimi yumup tekrar açmayı deniyorum. Duvarlar boyunca sendeleyerek yürüyen o çocuk kim? Onu ilk kez görüyorum, o bir engelli. O olmasaydı, yaşantımız nasıl olurdu, diye düşünüyorum. Hayır, hayır bunu düşünemiyorum. Pek çok yaşantı kurgulayabiliriz ama kendimizinkinden asla vazgeçemeyiz.
Sayfa 222 - Can yayınları
Hemen soruyor: "Nasıl bir tepki veriyorsunuz peki?"
"Bir tokat atıyorum ama sonra ben ondan daha çok üzülüyorum."
Benmerkezci insanların yalnızca övgüleri değil kabahatleri de üstlenmek konusunda takıntıları olduğunu düşünüyorum.
Sayfa 121 - Can yayınları
Aynı işlemi üçüncü kez yineliyoruz. Belki de bu noktada artık işlem yapmıyor, sözcükleri aklında tutuyor.
"Peki, elliyi ikiye bölersem?"
"Yirmi beş."
"Peki, yirmi beşi ikiyle çarparsam?"
"Elli."
"Peki, elliyi üçle çarparsam?"
Gözlerini bana dikiyor. Aynen benim gibi o da yanılmak üzere olduğuna inanmış durumda.
"İyi düşün," diyorum ona.
Bunu söylediğim zaman düşünmeyi keseceğini biliyorum. Bunu neden yapıyorum? Peki o neden yanılmak istiyor? Heyecanlı, göğsü inip kalkıyor, gözleri parlıyor. Uçurumdan aşağıya yuvarlanıyor: "Yüz."
Sayfa 136 - Can yayınları