1955 İzmir doğumlu Ahmet Güntan, deyim yerindeyse Türk şiirinin görünmez adamıdır, yaz yağmurumuzdur... dergilerde yazılar yazmaz, şiir yayınlatmaz, polemiklere karışmaz... o, sadece üç beş yılda bir yayımladığı kitaplarıyla çıkar okurunun karşısına. Bu kez de öyle oldu. Bir farkla ki, kitabının yayımlanmasının hemen önünden kitap-lık dergisinde bir yazısı çıktı karşımıza: yazının başlığı "iki bin yılı diye bir şey yok" idi. Oldukça açık bir tarifle şiirin ve kaderin, "kaderimizin" altını çiziyordu.
Bugüne dek yayımladığı şiir kitapları gibi, İkili Tekrar da yine Ahmet Güntan şiirinin genel karakteristiğini taşıyor. Her zamanki gibi az ve öz... Ve her kitabında yaptığı gibi yeni bir dil geliştirmeyi ihmal etmiyor.
Kitap-lık dergisindeki yazısında "Bu ülke, kaderin yavaş akan sularında öylece akma imkânını kaybettikçe kendi olma imkânını da kaybeden bir ülke" diyordu. Ve kaderi savunacak son kale olarak da şair'i işaretliyordu. / İkili Tekrar'daki 22 "güzel" şiir "Güzel Orman"la başlayıp "Güzel Mahkum"la bitiyor.
Önceki şiirlerinde de hep bir adalet duygusu taşıyordu Güntan, yeni kitabında da öyle... Üstelik yoğunlaştırılmış bir adalet duygusu bu kez.
İkili Tekrar, "zamanın yavaş akan sularında neler oluyor?" diye hakiki sorular soracaklar için.