Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Diplomasisi

Nezihe Selcen Korkmazcan

İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Diplomasisi Sözleri ve Alıntıları

İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Diplomasisi sözleri ve alıntılarını, İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Diplomasisi kitap alıntılarını, İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Diplomasisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Galipten hesap sorulmaz
"Almanya, 10 Mayıs 1940'da, Fransa'yı ele geçirme planını yürürlüğe koymak için, savaştan hemen önce "tarafsızlıklarına titizlikle saygı göstereceği" sözü verdiği Belçika, Hollanda ve Lüksemburg'a saldırı başlatmıştır. Hitler, bu konuda şöyle demiştir: "En elverişli bulduğum zamanda Fransa ve İngiltere'ye hücum edeceğim. Belçika ve Hollanda'nın tarafsızlığını çiğnemek o kadar önemli değildir. Biz savaşı kazandığımız zaman kimse bunu bize sormayacaktır." Galiplerin savaş sonunda hesap vermediği doğru olsa da galip olanın Hitler olmayacağı 3 yıl sonra anlaşılmıştır."
Sayfa 103 - Türk tarih kurumu
tarihi bi cevap sbdhehd
Eden'in Kuneralp'e anlattığına göre Kahire Konferansı’ndan sonra İnönü'nün Churchill’i öpmesi üzerine, Churchill Eden'a "Gördün mü, İnönü beni çok sevdi, iki yanağımdan öptü", deyince Eden'ın da "Tabii ki sizi çok sevecek, onun her istediğini yaptınız”
Sayfa 244Kitabı okudu
Reklam
Hükümdarlardan, devlet adamlarından, halklardan, tarih deneyinden ders almaları istenir. Ama deney ve tarihin öğrettiği de, halkların ve hükümetlerin hiçbir zaman tarihten birşey öğrenmedikleri ve bunlardan alınabilecek derslere göre davranmadıklarıdır.
Sayfa 30
h.c.yalçın'a hayranlığımız artıyor...
Hüseyin Cahit Yalçın, daha Mart ayında şu tespitte bulunmuştur: "Almanya hangi devlete tecavüz etmiş ve o devleti ortadan kaldırmışsa mutlaka onunla daha evvel bir ademi tecavüz misakı, bir dostluk muahedenamesi vesaire gibi vesikalar imzalamıştır."
Sayfa 142Kitabı okudu
Lozan Barış Antlaşması'nda belirlenen sınırlarla Irak ve Kıbrıs üzerinden İngiltere; Suriye üzerinden Fransa ve Oniki Adalar üzerinden İtalya'yla sınırdaş olunmuş; kuzeydoğuda Sovyetler Birliği, kuzeybatıda Yunanistan ve Bulgaristan'la ortak sınırlar paylaşılmaya devam edilmiştir. Büyük güçlerin komşusu olmak, Türkiye’nin stratejik önemini daha da artırmış, bölgenin genelinden farklı şekilde bağımsızlığını kazanmış bir ülke olarak göz önünde tutulmasını sağlamıştır. Avrupa'da başlayan İkinci Dünya Savaşı'nda Almanya hariç, savaşın güçlü taraflarıyla komşu olması Türkiye'yi savaş öncesinde, savaş süresince ve doğal olarak sonrasında da etkilemiştir.
batı medeniyetinin özeti:
Birleşmiş Milletler'in açılış konuşmasında da Truman şöyle demiştir: “Artık hiçbir millete veya milletler grubuna bir anlaşmazlığı kendi istedikleri tarzda silah ve bomba ile hal etmeğe kalkışmalarına müsaade etmeyiz." Bu konuşmanın üzerinden üç ay geçmeden, Truman'ın emriyle, 6 Ağustos 1945'te Hiroşima, 9 Ağustos 1945'te de Nagasaki'ye atılan iki atom bombası savaşın sonunu getirmiştir.
Sayfa 307Kitabı okudu
Reklam
İsmet İnönü, 1 Kasım 1945, TBMM
Açıkça söyleriz ki, Türk topraklarından ve haklarından hiç kimseye verilecek bir borcumuz yoktur. Şerefli insanlar olarak yaşayacağız, ve şerefli insanlar olarak öleceğiz.
Sayfa 295Kitabı okudu
Almanya, İngiltere, Fransa, ABD ve İtalya gibi savaşın etkili tarafları olan ülkelerin pek çoğu Türkiye’de propaganda ofisleri kurmuşlardır. Bu devletler, Türkçe, ya da kendi dillerinde, yazılı ya da işitsel basın yoluyla, çıkarları doğrultusunda hareket ederek, kamuoyunu yönlendirmeye çalışmışlardır.
Sayfa 151Kitabı okudu
kâhin misin be adam...
Hüseyin Cahid Yalçın, ABD savaşa katılmadan yaklaşık bir sene önce, 2 Kasım 1940'ta, ABD'nin yalnızca Japonya aleyhinde savaşacağını yazmıştır.
Sayfa 158Kitabı okudu
Tahmin
Hüseyin Cahid Yalçın, ABD savaşa katılmadan yaklaşık bir sene önce, "2 Kasım 1940'ta, ABD'nin yalnızca Japonya aleyhinde savaşacağını" yazmıştır.
Sayfa 158 - Türk tarih kurumu
Reklam
İsmet Bozdağ::
İsmet Paşa'dan her zaman bir şey mümkündür ama, toprak vermez! Politikada çoğu zaman ürkek davranır ama, devlete değen konularda gözükaradır! Fırt diye dönüverdi sırtını Ruslara ve zaferin asıl sahibi Amerika ve İngilizlerle müzakerelere girişti. Çünkü Rusların boğazlara el atmasına İngiliz ve Amerikalılar da sıcak bakmıyordu." Bunun bilincindeki İnönü, “Medeni bir millet ve Devlet olarak insanlık ailesinin çalışkan ve faydalı bir uzvu olmaktan başka bir siyasi hedefimiz yoktur” diyerek Türkiye'nin amacını ortaya koymuştur.
Sayfa 295Kitabı okudu
1939'da kadrolar değişir ama temel prensipler değişmez...
Savaştan bir yıl önce, içte ve dıştaki gündemi çıkarlarına uygun sürdüren Türkiye’nin tek üzüntüsü 10 Kasım 1938'de büyük liderini kaybetmiş olmasıdır. Atatürk’ün ölümünün ardından 11 Kasım 1938'de Cumhurbaşkanı seçilen İsmet İnönü, oylama sonrasında TBMM kürsüsünde yaptığı teşekkür konuşmasında Atatürk'ün hizmetleri ve milletin büyüklüğüne atıfta bulunarak, “Türk vatanının bölünmez, hiçbir tecavüze tahammül etmez, hiçbir zor karşısında milli haklarından vazgeçmez mahiyeti, her zamandan ziyade taze ve canlıdır” demiş, bu uğurda kararlı politikaya devam edileceğini belirtmiştir.
Ahmet Emin Yalman, 20 Haziran 1941:
"Biz, İngiltere'nin müttefikiyiz, Almanya'nın dostuyuz, Sovyetlerin kendi hesabına daima iyi niyetler beslemiş, dürüst münasebetler aramış bir komşusuyuz."
Sayfa 141Kitabı okudu
krom... savaşa girmememizi sağlayan şey
İngiliz Savaş Ekonomisi Bakanlığının 24 Aralık 1943 tarihli raporunda Türkiye'nin, Almanya, anlaşma koşullarını yerine getirdiği ve Türkiye'ye silah vermeyi sürdürdüğü müddetçe Almanya'yı kışkırtmamak için anlaşmasına bağlı kalacağı ve ticaretini sürdüreceği ifadesi yer almıştır. Raporda, Türkiye'nin kromu geciktirerek gönderdiğini, ancak savaşa müttefikler yanında katılmazsa bundan daha fazlasının beklenmesinin mümkün olmadığını belirtilmiştir. İsmet İnönü'ye göre, Türkiye'nin savaş dışı kalmasını sağlayan durum da budur. İnönü: “…taahhütlerimize sadık kalmakla, müttefiklerin bize karşı vazifelerini ifa etmelerini istemek arasındaki tartışma, bizi savaşın dışında bırakmıştır. Yani netice şu oldu: Savaşa girmek bizim için mümkün olmadı ve müttefiklerimiz de bizi bu hususta haksız bulmaya, hiçbir zaman vesile ve imkân bulamadılar." Türkiye, buna rağmen, ihracât sonlandırılıncaya kadar bu konudaki baskılardan kurtulamamıştır.
Sayfa 168Kitabı okudu
1943, İsmet İnönü...
"Türkiye muayyen bir askeri işbirliği planı çerçevesinde savaşa girer. Yoksa, sırf savaşta bulunmuş olması için değil. Bunun da en önemli şartı askeri hazırlığın ve yardımın Türkiye'nin savaşa girmesinden önce tamamlanması ve Almanların bu hazırlıkları tamamlanıncaya kadar tahrik edilmemesi için azami dikkatin sarfedilmesidir. Türkiye'nin savaş girmesi, Müttefiklerin başarısı için lüzumlu ve müessir olmasi halinde bir anlam ifade eder."
Sayfa 244Kitabı okudu
19 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.