Beni mazur gör lütfen. Derbeder yüreğimin dinmesi uzun sürdü. Sonra anladım ki hiç bitmeyecek bir yara bu. Asla kabuk bağlamayacak bir çaresizlik. Sönmeyecek bir ateş parçası. Nefessizliğim ömür boyu.
Hangi büyüklükte bir yürek taşıyordu ki bu zarif bedeni içinde, başkasının yaralarını kendi yarası gibi kabul ederken bir de alçakgönüllü olabilmeyi başarıyordu?