İkizalev Gönderileri
İkizalev kitaplarını, İkizalev sözleri ve alıntılarını, İkizalev yazarlarını, İkizalev yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ateşten sıcak, bıçaktan keskin, göğüs kafesindekini kırmaktan da öte yırtan bir şey varsa, o da aşktı.
Sayfa 471Kitabı okudu
"Benim sana gelmekten," dedim sesim benim değil de gözyaşlarımın sesiymiş gibi, "başka çarem mi var? Sen beni bin kez öldürsen, ben bin birinci kez beni yaşatman için yine sana geleceğim ve sonunda ölecek olmak umurumda bile değil."
Sayfa 469Kitabı okudu
Bu defa her şeyi kendi içimde bile konuşmamış olsam da ilk kez ölümümü izlediğimi hissetmiştim. Kendi gözlerimin önün de usulca ölüyor, bunu izliyor ve tepki dahi vermiyordum.
Sayfa 468Kitabı okudu
Dost, sen ateşler içinde bir köşeye çökmüş oturuyorken arkandan yaklaşıp seni yakan alevlerle avuçlarını ısıtan değil, seni tutup çeken ve alevler ona sıçrayıp onu da yakmaya başlasa bile sana sarılan kişiydi.
Sayfa 464Kitabı okudu
Yeniden iyi hissetmek, güneşin patlaması ve gökyüzünden kül yağması demek gibiydi benim için. İyi olmaya hiç bu kadar uzak hissetmemiştim kendimi. Onu tanıdığım andan beri hem yaşadığımı hissediyordum hem de yaşamanın ne denli acı verici olduğunu hissediyordum. Sanki güneş birden patlayacak, gökyüzünden küller yağmaya başlayacaktı ve o gün kavuştuğumuz gün olacaktı.
Artık imkânı yoktu.
Güneşin patlaması, gökten güneşin cesedine ait parçalar olan küllerin yağması kadar imkânsızdı.
Sayfa 439Kitabı okudu
Hayallerim bir roman sayfası olsaydı, o sayfayı yeni yaşımın ilk dileğini dilemem için tutuşturdukları mumun ateşiyle vakar, yok ederdim. Çünkü hâlâ bir yerlerde can çekişerek de olsa yaşamaya devam ediyorlardı.
Sayfa 425Kitabı okudu
Nereden bakarsan bak, bazen aptal olmak için yanlış kararlar vermene gerek yoktur. Bazen aptal olman için âşık olman yeter de artar bile.
Sayfa 419Kitabı okudu
Bazen dudağının kenarından akan kandır ama insanlar bunu şerbet sanır. Sen de dudağının kenarını avucunla siler, kendinle kavganı bitirir, yürümeye devam edersin. Ayaklarına camlar batsa da yürürsün, bileklerindeki prangalar seni geriye doğru çekiştirip durdurmaya uğraşsa da yürürsün.
Sayfa 419Kitabı okudu
İnsan kalbi kırıkken nasıl yaşar ki?
Herkes kendimi iyileştirdiğimi sanıyordu, kimse yaşadığım stresten kusarak ağladığımı, midemde kramp gibi bir ağrıyla sabah olana kadar camdan dışarıyı izlediğimi, geçirdiğim ve kendi kendime atlattığım panik atak krizlerini bilmiyordu.
Sayfa 418Kitabı okudu
İnsanlar ruhumu yaktı ve düşmem için dizlerimin arkasına vurdu ama ben, ne küle döndüm ne de dizlerimin üzerine düştüm.
Sayfa 417Kitabı okudu
Artık anlaşılmak istemiyordum.
Artık kendimi benim bile anlamama ihtiyacım yoktu.
Sayfa 390Kitabı okudu
Kalbim eziliyor, parçalanıyor, bir kâğıt gibi, bir roman sayfası gibi incecik kalıyordu. İçimdeki aşkın yazılı olduğu roman sayfası.
Sayfa 385Kitabı okudu
Bir insanın kalbini önce iyileştirip sonra yeniden hasta edemezdiniz. Bunu yapmamalıydınız.
Sayfa 382Kitabı okudu
"Biri uğruna kaç kez ölebilir insan?"
Sayfa 379Kitabı okudu
Biraz bile mutluluk yoktu içimde, huzur yoktu, içime yayılan tek duygu zehir gibi bir acıydı.
Sayfa 375Kitabı okudu