Savaşlarda kamuoyunu harekete geçirmek, askerler ve silahlar kadar önemlidir. Bu amaç doğrultusunda, İngiltere, Birinci Dünya Savaşı yıllarında, psikolojik savaş faaliyetlerinin bir unsuru olarak kendine bağlı çeşitli kurumlar üzerinden sistemli bir şekilde propaganda faaliyetleri yürüttü. Orta Doğu’daki propaganda faaliyetlerinde bölgedeki Arapların İslamiyet öncesi cahiliye döneminden kalma adet, gelenek ve görenekleri canlandırılmaya çalışıldı.
Propaganda faaliyetleri ile İslam’ın evrensel kurumlan, İslam’ın ruhuna ve evrensel mesajına ters olarak kabilecilik anlayışına göre yeniden dizayn edilmeye çalışıldı.
İngiltere tarafından gerçekleştirilen propaganda faaliyetlerinde savaşılan milletlerin doğrudan hedef alınmasından özellikle kaçınıldı. Bunun yerine söz konusu milletlerin liderleri ve yöneticileri hedef alındı. Halktan ziyade yöneticileri hedef alan, yöneticileri suçlayan bir propaganda faaliyeti yürütüldü.