Sözler ve Alıntılar
Kanonik İnciller gibi Apokrif İncillerde tarihsel isaya ilişkin gerçek bilgilerin ne olduğundan daha fazla ikinci yüzyıl ve sonrasındaki hıristiyan grupların tarihsel İsa da ne gördükleri sorusunu cevaplandırmaktadır.
Sayfa 178Kitabı okudu
Hıristiyanlık yüzlerce yıldır birçok kimse tarafından zannedildiği gibi İsa veya havarileri tarafından kurulmuş bir din değil, fakat İsa'ya ve havarilerine rağmen kurulmuş bir dindir.
İncillerin arasındaki hiçbir çelişki, İsa'nın diriliş rivayetlerinde olduğu kadar açık seçik değildir. Pavlus'un bu bağlamda öne sürdüğü iddiaların sıhhatini ise Fitzgerald’ın cümleleriyle vermek istiyorum: Pavlus, İsa'nın on ikilere göründüğü söylemektedir. Halbuki (İşler Kitabı'na göre) bu sırada Iudas ölmüştür ve Mattita henüz (ludas'ın yerine on ikinci havari olarak) seçilmiş değildir (İşler, 1:20-26). Yani elçiler on iki kişi değil, on bir kişidir... (Pavlus'a göre, İsa) beş yüzden fazla kardeşe görünmüştür (krş. 1. Korintliler, 15:5-9). Öyleyse bu kadar büyük bir olay niçin İncillerde ve İşler Kitabı'nda geçmemektedir? Kaldı ki, İşler Kitabı (o sıralarda İsa cemaatindeki) imanlı sayısını yüz yirmi olarak vermektedir ( 1:15). O halde, nasıl olmuştur da İsa beş yüzden fazla imanlıya görünmektedir?"
Sayfa 377Kitabı okudu
Havari Cemaatinin Kudüs'te Pavlus’u Linç Etme Teşebbüsü
Luka'nın İşler Kitabı’nda Havariler Konsili’nden (M.S.49-50?) sonraki döneme ilişkin bütün anlatım Pavlus’un faaliyetlerine yöneliktir. Her ne kadar Luka tarafından açıkça söylenmese de, bu durumun çok muhtemel bir sebebi havarilerin cemaatin sıradan bir üyesi olan Pavlus'un düşüncelerini ve amaçlarını o sıralarda (veya çoktandır) idrak ederek onu
Sayfa 438Kitabı okudu
Pavlus hakkında isabetli tahlillerden birisi de K. H. Akalın tarafından yapılmaktadır: "Daha kesin bir ifadeyle, gerçekte ne Pavlus Tanrı'dan gelmiştir ve ne de sözleri Tanrı'nın sözleridir; söylediği her sözün geçmişi araştırıldığında bu sözlerin tamamının daha önceden insanlar tarafından söylendiği, dolayısıyla Pavlusun insan düşüncesine bağlandığı veya önceden insanlar tarafından söylenmiş sözleri tekrarladığı sonucuna kolaylıkla varılabilir. İnsanlar tarafından söylenmiş sözler ve düşünülmüş görüşler; kutsal değildir, tanrısal ise hiç değildir.
Sayfa 464Kitabı okudu
incillerin yazarları aslında Isa'nın dünyevi bir kral olduğu düşüncesinden haz etmezler. Çünkü onlar, mensubu oldukları teolojik gelenek nedeniyle göksel bir Mesih'e daha fazla sempati duyarlar. Ancak yine de kaleme aldıkları metinlerde Isa'nın siyasi boyutuna işaret eden önemli detaylar bulunmaktadır. Dolayısıyla Incil yazarlarının İsa'nın
Sayfa 475Kitabı okudu
Dirilen İsa Miti
Matta İncili'nin meçhul yazarı Isa'nın ölümünü ve defnedilmesini anlattıktan sonra, Mecdelli Meryem ile öbür Meryem'in Şabat Günü'nü izleyen haftanın ilk günü, tan yeri ağarırken mezarı görmeye gittiklerini söylemektedir. Rivayete göre bu sırada bir deprem olur. Rab'bin meleği gökten iner ve mezara gidip taşı bir yana yuvarlayarak üzerine oturur. Korkudan titremeye başlayan nöbetçiler ölü gibi yere yıkılırlar. Melek, kadınlara korkmamalarını söyler ve onlara çarmıha gerilen İsa'nın (önceden) kehanette bulunduğu gibi dirildiği haberini iletir. Hatta melek, onlara, İsa’nın yattığı yerin boş olduğunu da gösterir. Bunun sonrasında kadınlardan İsa'nın öğrencilerine gitmelerini ve dirilen İsa'nın Celile'ye doğru yola koyulduğu haberini onlara yetiştirmelerini ister. Çünkü İsa öğrencileriyle Celile'de buluşacaktır. Kadınlar daha yoldayken nöbetçi askerler olup biteni baş kâhinlerle ileri gelenlere bildirirler. Onlar da askerlere yüklü bir para vererek cesedi öğrencilerin çaldığı şayiasını yaymalarını isterler. Derken, Isa on bir öğrencisiyle Celile'de buluşur; gökte ve yerde tüm yetkinin kendisine verildiğini onlara söyler. Öğrencilerine bütün uluslara gitmelerini ve onları "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh" adına vaftiz edip kendisinden öğrendikleri her şeyi onlara da öğretmelerini buyurur (28:1-20)
Sayfa 373Kitabı okudu