Öne Çıkan İşçi B'nin Hikayeleri kitaplarını, öne çıkan İşçi B'nin Hikayeleri sözleri ve alıntılarını, öne çıkan İşçi B'nin Hikayeleri yazarlarını, öne çıkan İşçi B'nin Hikayeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Güzel günler gelmez bize, diyor işçi B, Biz güzel günlere yürümedikçe!
“İşçi B”nin Hikayelerini okuyunca Nasrettin Hoca fıkraları kadar tanıdık geliyor...
Onun hikayeleri gerçekte bütün işçilerin hikayesidir. İşçi B. keskin zekalı, hazırcevap bilinçli ve oldukça şakacı biridir.
Bilinçli işçi-İşçi B, dünyadaki her sorun üstüne görüş bildiriyor,
Kısa bir şiir kitabı ama oldukça etkileyici ve düşündürücü.Hayattaki tüm tercihlerimizi çalışarak zamanımızla, kanımızla, canımızla ödüyoruz. Okurken aklımda hep bu vardı.
Kitaptan alıntı yapacağım çok yer var elbette ama en beğendiğim ikisi:
"Söyleşi bitince kalktı ayağa:
– İyi, dedi,
Daha kolay olur elbet, satın alıp okumak
Kitaplar daha ucuz olursa.
Ama
Ya okumak için gerekli zaman?
O nasıl ucuzlayacak?"
"– Güzel günler gelmez bize,
Diyor İşçi B,
Biz güzel günlere yürümedikçe!"
Düşene şehit denir ki
Ölümü ağır gelmesin bize.
Sanki taşa takılıp da düşüvermiş.
Kendi kendine.
Yalnız kurban var sanki
Kurbanı boğazlayan yok.
Milyonlarca ölü ,
Dediler bize yalnızca .
Ya onların katili ?
Onu da deyiverselerdi
Durur muyduk daha ?
'İşçi B'nin Hikâyeleri' ,Alman Peter Maiwald'in bir işçinin yaşam sıkıntılarını,Hitler faşizmini anlattığı şiirlerinden oluşuyor.Kıvrak zekâlı,hazırcevap ve nüktedan işçi B,işçi kardeşlerine sömürü ilişkilerinde komşuluk sorunlarını kadar bütün güncel ve toplumsal konularda fikirler verip okurlarını düşünmeye sevk ediyor.
Kitap her ne kadar İşçi B'nin Hikâyeleri olsada onun hikayeleri gerçekten tüm işçilerin hikayesidir.
İşçi B, dünyadaki var olan her sorun üzerinde görüş bildiriyor,yaşamın her alanındaki sömürüyü kimi zaman acı acı gülümseyerek kimi zaman iğneli bir dille durumu açıklayarak karşı çıkıyor."İşçi B'nin Hikâyeleri ",5 bölümden oluşuyor.
Kitabın arka kapağında yazıldığı gibi gerçekten ," Okurken onun bir Alman olduğunu unuturuz,sanki Türkiye'nin herhangi bir fabrikasındaki bir işçiyi dinler gibi oluyoruz."