Islak Güneş
Ayla KutluIslak Güneş Sözleri ve Alıntıları
Islak Güneş sözleri ve alıntılarını, Islak Güneş kitap alıntılarını, Islak Güneş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yıllar boyunca bir şeyler uydurmaya alışa alışa, daha sonra uydurmadan elde ettiği şeylere alışamadı.
Sayfa 21 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Yerleri sürekli değişiyor, ama izler bir türlü bitmek bilmiyor.
Sayfa 24 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Yaşamı boyunca, kendisinde utanacak şeyler arayıp durduğunu bilmeden utandı...
Sayfa 9 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Sevmek bir başka şeydi.
Sayfa 84 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Dünya öyle değişirken? Öyle hızlı?..
Sayfa 63 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Çünkü herkes bulur. Havanın aydınlığını, güneşin sıcaklığını.
Sayfa 55 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Kimle dans edeceğim, boğulana kadar?
Sayfa 16 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
... günlerce beklemek geldi ardından. Günlerce beklemek, kulakları dikmek bir çıtırtıya...
Sayfa 79 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
İçimizde büyüyen pişmanlığın beslediği korkular, gövdelerimizi kaplıyordu çoğu kez.
Sayfa 29 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
... büyüdükçe zevk alınan şeyler de değişiyordu.
Sayfa 99 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
O on kuruşları hak ettiklerini sananlar, gerçekte hak etmemiş olanlardı. Kim olursa olsun. Ama bazen para acıları taşıyordu yanında. Korkunç acıları.
Sayfa 59 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Önce ateş vardı. Sonra hava oldu. Ateş yandı, yandı ve söndü. Toprak oldu. Topraktan su çıktı. Ateş suyu yaktı, buhar oldu. Buhar toprağa değdi, yağmur oldu. Toprak ağacı verdi. Ağaç doğurdu, orman oldu. İçinde hayvan oldu. Sonra insan geldi, ormanı bitirdi. Yine toprak oldu. Toprağı ekti, ekin oldu. Ekini yedi, arttı. Daha çok ekti, daha çok arttı. Çok olan şeyi sattı, zengin oldu. Toprağı ev yaptı, arttı. Yine ev yaptı, yine arttı. Yine ev yaptı... Toprak yetmez oldu, evleri yıktı...
Sayfa 203 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
“O on kuruşları hak ettiklerini sananlar gerçekte, hak etmemiş olanlardı. Kim olursa olsun ama bazen para acıları taşıyordu. Korkunç acıları...”
.