Islak Kibritler

Akif Hasan Kaya

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Gün geçtikçe çoğalıyordu, yaşamının bedeli sorular..
Islak Kibritler
En son büfeden de mum alamadan kovulunca anlamıştır bu şehirde istenmediğini; elinde ıslak kibritleri... Ve akıbeti düşmüştür aklına; "ah akıbet!" diye uyanmadan az evvel.
Sayfa 37 - FısıltıKitabı okudu
Reklam
Şahane
Kelimelerden duvarlar yükseldikçe, göğsü genişliyordu. Güvenli ve muhkem bir kalenin; kelimelerden bir kalenin içine sığınıyordu. Böylece hayat daha çekilir bir hale mi geliyordu yoksa? Anlatmak için bunca uğraştan, zahmetten sonra, kalın bir örtü mü seriyordu acılaarının üzerine. İçindeki bu huzur da neyin nesiydi? Huzur mu? Kasvet mi?
Yalnızlık
Şimdiye kadar yalnızlığından şikâyet etmemişti. Yalnızlığını sevdiğini söylerdi. Ah bu sıkıntı? Geri gelmeyecek zaman hızla akıp geçiyordu. Birilerini arasa iyi gelir miydi? Ah bu yalnızlık! Yılan gibi sinsi...
Sayfa 91 - Kayıp DefteriKitabı okudu
"Oysa insanın zaafları vardı. İnsan hataları ile insandı... Modern denilen şu zamanlar, insanın yanlış yapsa bile, hatalarından dönme büyüklüğünü, erdemini bile elinden alıyor" diye söylendi. Öfkelendi.
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.